366
367
1,469,600
7 Ekim - Tarihte Bugün
Köprülüler Devri, Osmanlı İmparatorluğu'nda 15 Eylül 1656 ile 15 Aralık 1683 tarihlerini kapsayan ve Köprülü Ailesi'nden sadrazamların görev yaptığı ve imparatorluğun toparlanması ve istikrarı için bir fırsat yaşanan tarihi döneme verilen isimdir. Köprülüler devri, Osmanlı devleti için içeride istikrarın sağlanması, dışarıda ise prestij ve gücün göreli olarak artması dönemidir. Köprülüler dönemi; Kanunî dönemini hatırlatan istikrarlı bir toparlanma dönemi olmuştur. 15 Eylül 1656 tarihinde Köprülü Mehmed Paşa'nın sadrazam olmasıyla başlayan dönem, 15 Aralık 1683 tarihinde Kara Mustafa Paşa'nın sadaretten azledilmesi ile bitmiştir. Köprülüler Devri'nin sona ermesiyle Osmanlı İmparatorluğu'nda duraklama dönemi biterek, gerileme dönemi...
Vaka-i Vakvakiye ya da Çınar Vakası, Osmanlı Devleti'nde 17. yüzyılda IV. Mehmet‘in saltanatı sırasında 4 Mart - 8 Mart 1656 tarihleri arasında İstanbul’da çıkan askerî bir ayaklanmadır. IV. Mehmed 1648 yılında daha çocuk yaştayken tahta çıkmıştı. Ondan önce genç Osman'ın katli ve I. İbrahim'in psikolojik rahatsızlıkları dolayısıyla kötü bir yönetim sergilemesi, hanedanlığı yıpratmış vaziyetteydi. Çınar Vak'ası bu vaziyetlerde 1656 yılının başlarında vuku buldu. Yeniçeri Ocağı yıllardan beri Osmanlı'nın en önemli askeri gücünü teşkil etmişti. Fakat son dönemde öncüsü oldukları isyanlar, adeta Devlet-i Aliyye'den parçalar kopararak yönetimi zayıflatmakta idi. 1655-56 yılları arasında birkaç veziriazam değişmişti ve istikrar...
Kandiye Kuşatması Girit’in Fethi’ndeki son savaştı. Dünya tarihin'de Ceuta Kuşatması'ndan sonra en uzun kuşatmadır. 1 Mayıs 1648’den 4 Eylül 1669’e kadar, 21 yıldan fazla sürmüştür. Başlama nedeni 1644 yılında Malta Şovalyeleri Osmanlı’nın İskenderiye’den İstanbul’a giden bir filosuna saldırdılar. Elde ettikleri ganimet ile Kandiye’ye geri döndüler. Bunun üzerine 60.000 kişilik Osmanlı ordusu Girit’de karaya çıktı ve neredeyse aynı zamanda başka birlikler de Dalmaçya’ya yöneldi. Osmanlı Canea (Hanya) ve Rettimo (Resmo)’yu her biri iki ay süren kuşatmalarla ele geçirdi. 1645 ile 1648 arasında Osmanlı adanın geri kalanını da ele geçirdi ve başkent Kandiye’yi kuşatmaya hazırlandı. Kuşatma Venedik Ordusu Venedik'in Ordusu sayı bakımından...
Osmanlı’da Kasaplık Mesleği Osmanlı denilince kuşkusuz hepimizin aklına ilk olarak İstanbul’un fethi, Kosova savaşları yada Fatih ve Kanuni gibi Padişahlar gelir bugün ise bu algımızı Osmanlı’nın siyasi yönünden ziyade sosyal alanda hayata geçirdiği uygulamalara kaydıracağız. İlk olarak Osmanlı’da Kasaplık mesleğine şöyle bir giriş yapmakta faydalı Osmanlı Döneminde Kasaplık Osmanlı esnaf teşkilatı, Ahilik ve Selçuklu esnaf teşkilatının devamıdır. Esnaf teşkilatının kuruluşunda dinin rolü ve her esnaf grubunun pîrinin olduğu bilinen bir gerçektir. Osmanlı esnafının hiyerarşik yapılanmasında Ahilikten farklı olarak, esnafın birinci derece amiri kadı ve muhtesipler idi. Esnaf yönetici grubunda bulunan şeyh, duacı ve nakib (peygamber...
AL KARISI -AL BASTI Bazı edebi metinlerde çirkin, saçları dağınık, avurtları çökmüş, güçlü kuvvetli ve uzun boylu olarak tasvir edilir. Bazı mitolojik metinlerde ise, dünyadaki en güzel kadından bin kat daha güzel olduğu anlatılır. Kazaklarda “cadı kadın” “küpe giren karı” anlamında kullanılır. Baş al bastı, iri gözlere sahip, baştan aşağı demir giyimli ve erkektir. Ulu ana yani ana tanrıça arketipinin olumsuz türevidir. Kazak metinlerinde alnında tek gözü olan, iğrenç görünüşlü bir mahluk olarak tasvir edilir. Albastı, Al karısı, genellikle kırmızı siyah uzun elbise giyer. En çok sevdiği şey atların yelesini örmektir. Onu yakalamak için elbisesinin yakasına bir iğne saplamak gerekir.Loğusalara musallat olan bu kötü...
Hotin Muharebesi, Hotin Savaşı veya Hotin Seferi, 2 Eylül ve 9 Ekim 1621 tarihleri arasında Lehistan-Litvanya Birliği ordusu ile Osmanlı İmparatorluğu ordusu arasında meydana gelen muharebeler serisidir. Çuçoro Savaşı'nda Lehistan'a karşı kazanılan bu büyük zafer sonucunda Osmanlı padişahı II. Osman Lehistan'ı tamamen dize getirerek Osmanlı Devleti'nin sınırlarını Baltık Denizi'ne kadar uzatabileceğini düşündü. Bu amaçla bir yıl sonra 200.000'i aşkın bir sayıda büyük bir ordu hazırlayarak bizzat kendisi bu ordunun başında İstanbul'dan Edirne'ye doğru yola çıktı.Nogay Tatarlarının beyi Kantemir Mirza ve Kırım Hanı Canibek Giray da ordularıyla birlikte Osmanlı ordusuna katıldılar. Osmanlı tarafında ayrıca çok sayıda Eflak ve Boğdanlı...
At Meydanı Vakası (At Meydanı Olayı ya da Sultan Ahmed Camii Vakası olarak da bilinir), Osmanlı Devleti'nde 1648'de sipahilerle acemi oğlanlarının düzenlediği ve Atmeydanı'nda yeniçerilerle sipahiler arasında kanlı bir çatışmaya dönüşen başarısız ayaklanma. Yeniçeri-ulema işbirliğiyle Sultan İbrahim'in boğdurulması ve IV. Mehmed'in tahta çıkarılmasından sonra Sadrazam Sofu Mehmed Paşa masrafları kısmaya yönelik bir politika izlediği görünümü yaratmıştı. Oysa, kendi yakın çevresinde geniş çapta rüşvet ve yolsuzluk olayları vardı. Bu bakımdan Sultan İbrahim dönemine göre fazla bir değişiklik olmamıştı ve bu durum tepkilere yol açıyordu. Sofu Mehmed Paşa cülus için İstanbul'da toplanan sipahilere bazı mali olanaklar vaat ettiyse de...
Pül-i Şikeste Muharebesi ya da Serav Muharebesi, Kırıkköprü Muharebesi, 1603-1612 Osmanlı-Safevi Savaşı'nda bir evre. Muharebe İran ordusunun galibiyetiyle sonuçlanmıştır. Muharebe öncesi gelişmeler 1612'de imzalanan ve 1603-1618 Osmanlı-Safevi Savaşı'nın ilk evresini sonlandıran Nasuh Paşa Antlaşması ya da İranlıların adlandırdığı isimle İsfahan Antlaşması tarafları mutlu etmemiş (Osmanlı Devleti kaybettiği toprakları geri almak, Safevi Devleti ise söz konusu Antlaşmayla taahhüt ettiği vergiyi ödememek ve işgal ettiği Ahıska'yı elinde tutmak istiyordu) iki taraf 1615 yılında tekrar savaşa tutuşmuşlardı. 1616 yılında Osmanlı ordusunun Revan kuşatması başarısız olmuştu. Seferi başarıya ulaştıramayan Şark Serdarı (doğu orduları...
Revan Kuşatması (1603-1604) Revan Kuşatması, 1603-1618 Osmanlı-Safevi Savaşı'nda bir evre. Kuşatma Safevi ordusunun başarısıyla ve Revan'ın (Erivan, Ermenistan) 21 yıl sonra tekrar İran idaresine geçmesiyle sonuçlanmıştır. Kuşatma öncesi gelişmeler 28 Eylül 1603 yılında Ezbend Muharebesi'nde Tebriz Beylerbeyi Zincirkıran Ali Paşa komutasındaki birliklerin Safevi ordusuna yenilmesi ve Tebriz'de zayıf kalan garnizonun 21 Ekim'de teslim olmasıyla Safevi birliklerinin önünde direnç gösterebilecek bir ordu ya da müstahkem mevki kalmamıştı. Şah Abbas, Tebriz'i aldıktan sonra diğer Batı Safevi vilayetlerini savaşmadan ele geçirdi ve kolayca Nahcıvan üzerine yürüdü. Ordubad, Culfa, Maku, Selmas, Hoy, Meraga ve Civanşir kısa sürede...
Zitvatorok Antlaşması, 11 Kasım 1606 tarihinde Osmanlı İmparatorluğu ile Avusturya Arşidüklüğü arasında imzalanmış 1593-1606 Osmanlı-Avusturya Savaşı'nı sona erdiren barış antlaşmasıdır. Osmanlı Devleti ve Avusturya Arşidüklüğü 15 yıl süren uzun bir savaştan sonra yorgun düşmüşlerdi. Ayrıca Osmanlı Devleti'nde ise Celali isyanları baş göstermişti. Müzakere görüşmelerinin Derviş Paşa yönetti. I. Ahmed, Avusturya kralının kendisine eşit kabul edilmesini en baştan beri kabul etmemişti. Lakin Celali isyanları ve bu maddenin sadece kâğıt üzerinde kalacağı düşüncesiyle bu maddeyi kabul etti. Sultan I. Ahmed ve Avusturya adına Arşidük II. Rudolf arasında, Estergon-Komorin arasındaki Zsitva suyunun Tuna Irmağı'na döküldüğü yerde imzalandı...
Haçova Meydan Muharebesi, 24-26 Ekim 1596 tarihleri arasında Osmanlı ordusunun Avusturya Arşidüklüğü ve Erdel Krallığı kuvvetlerine karşı kazandığı bir zaferdir. (Haçova: Mezőkeresztes, Macaristan) Muharebeden önce Avusturya'nın topraklarından Osmanlı Devleti'ne akınlar yapan Uskoklar 1568'den beri barış halindeki iki devletin ilişkilerini gergin bir düzeye getirmişti. Buna karşılık Bosna Valisi Telli Hasan Paşa'nın Avusturya'nın elindeki Hırvatistan bölgelerine yaptığı akınlar da barışı bozabilecek nitelikteydi. 29 Haziran 1593'te Hasan Paşa'nın Kulpa önlerinde şehit düşmesiyle birlikte ordusunun da imha edilmesi bölgedeki dengeleri altüst eden bir gelişme oldu. 4 Temmuz 1593'te Osmanlı Devleti Avusturya'ya savaş açtı ve Koca Sinan...
Akdeniz'in üçüncü büyük adası olan Kıbrıs, konumu nedeniyle her zaman stratejik bir öneme sahip oldu. Yüzyıllar boyunca çeşitli medeniyetlerin egemenliği altına giren Kıbrıs, Osmanlılardan önce Venediklilerin elindeydi. Ada'da Venedik hakimiyeti 82 yıl sürdü. Kanuni Sultan Süleyman zamanında, Akdeniz'de stratejik açıdan önemli adalar ve ülkeler fetholunmuş ve bu deniz tamamıyla Osmanlı'nın hakimiyeti altına girmişti. Fakat, Kıbrıs hâlâ Venediklilerin elinde bulunuyor ve burada barınan korsan tekneleri Mısır'a sefer yapan Türk gemilerine zarar veriyordu. Kanuni Kıbrıs'ı hedefine koymuş, lâkin ömrü vefâ etmemişti. Oğlu II. Selim, veliahtlığı zamanından beri adanın fethini aklına koymuştu. 1569 sonbaharında, adanın Osmanlı'ya verilmesi...
Zigetvar Kuşatması, 1566 yılında Zigetvar kalesinin Osmanlı güçlerince fethedilmesiyle sonuçlanan kuşatmadır. Sefer öncesi Avusturya Arşidükü Maksimilyan kendisinden istenilen vergiyi İstanbul a gönderip barış antlaşmasını yenilerken diğer taraftan Erdel beyi Sigusmund ile savaşmaktaydı. Osmanlı himayesindeki Erdel beyi Sigusmund'un Habsburg topraklarına girerek Zatmar ya da Çatmar'ı ele geçirmesi üzerine II. Maximilian (Kutsal Roma İmparatoru) Osmanlı'dan buranın geri verilmesini istemiştir. Fakat imparator cevabı beklemeden Erdel topraklarına saldırıp Tokay ve Serenç taraflarını ele geçirerek Osmanlı ile aralarındaki barış şartlarını ihlal etmesi üzerine Budin beylerbeyi Yahyapaşazade Arslan Paşa'nın Erdel beyine yardım kalkması ve...
İnebahtı Deniz Muharebesi, 7 Ekim 1571 tarihinde Osmanlı Devleti ile Haçlı donanmaları arasında, Korint Kıstağı'nda, İnebahtı yakınlarında yapılan deniz muharebesidir. II. Selim dönemindeki bu muharebede donanma büyük hasar görmüş ve Osmanlı Devleti'nin yükselme dönemindeki en büyük deniz mağlubiyeti olarak addedilir. Osmanlı kaynakları, bu muhaberenin adını Sıngın olarak yazar. Muharebe Öncesi O dönemde Kıbrıs, oldukça hareketli Mısır - İstanbul deniz ticaret yolu üzerinde önemli bir engeldi. Ada Venediklilerin elinde bulunuyor, adada yuvalanan, Venedik desteğindeki Hıristiyan korsanlar sık sık ticaret ve hac gemilerini vuruyorlardı. Kıbrıs'ın vaktiyle Müslüman bir ülke olduğu gerekçesiyle fetva alınıp savaş açıldı. Kıbrıs'ın...
Cerbe Deniz Muharebesi, 1560 yılının Mayıs ayında Tunus'un Cerbe Adası açıklarında Kaptan-ı Derya Piyale Paşa kumandası altındaki Osmanlı Donanmasıyla İspanyol kuvvetlerinin başını çektiği bir Haçlı Donanması arasında yapılmış bir deniz savaşıdır. Osmanlıların büyük bir zafer kazandığı bu savaşta Haçlı gemilerinin yarısı batırılmıştır. Savaş öncesi Haçlı Donanması ve hazırlıkları 1538'de Preveze'de alınan yenilgi ve 1541'de İmparator Şarlken'in felaketle sonuçlanan Cezayir seferinin ardından Akdeniz'in önde gelen deniz güçlerine sahip olan İspanya ve Venedik devletleri, Osmanlılar ve müttefikleri olan korsanları kendilerine büyük birer tehdit olarak görmeye başladılar. Özellikle 1558'de Piyale Paşa'nın Balear Adaları'na saldırılar...
II. Viyana Kuşatması TarihKuşatma başlangıcı 14 Temmuz, muharebe 12 Eylül, 1683 BölgeViyana, Avusturya SebepHabsburg hakimiyeti altındaki Protestan Macarların Osmanlı'dan yardım istemesi Sonuç• Kutsal İttifak zaferi • Beç (Viyana Kalesi) alınamadı. • Osmanlı-Kutsal İttifak Savaşları başladı II. Viyana Kuşatması, 1683 yılında IV. Mehmet devrinde Osmanlı İmparatorluğu'nun Viyana'yı kuşatması ile gerçekleşti. 17. yüzyılda Osmanlı İmparatorluğu ile Avusturya Arşidüklüğü arasında yapılan savaşların en uzun süreni bu kuşatma ile başladı. Başlangıç Avusturya, yönetimi altındaki Macarlara iyi davranmıyor, onları ağır vergilerle eziyordu. Ayrıca mezhep hürriyeti de tanımıyordu. Macarlar, baskılara daha fazla dayanamayınca Tökeli İmre'nin...
I. Viyana Kuşatması Tarih27 Eylül 1529 - 16 Ekim 1529 BölgeViyana, Avusturya SebepAvusturya Arşidükü Ferdinand'ın Budin'i işgal etmesi SonuçOsmanlı Ordusu'nun geri çekilmesi I. Viyana Kuşatması, 27 Eylül-16 Ekim 1529 tarihlerinde Avusturya Arşidüklüğü'nün başkenti Viyana'nın I. Süleyman komutasındaki Osmanlı ordusu tarafından kuşatılmasıdır. Başarısız olan kuşatma sonucunda kale alınamamış ve Osmanlı ordusu İstanbul'a geri dönmüştür. Kuşatmanın nedenleri Mohaç Muharebesi sonrasında Budin'in Osmanlı Devleti tarafından ele geçirilmesinin ardından, savaşa katılmamış olan Erdel voyvodası János Szapolyai Macar kralı olarak taç giymişti. I. Süleyman 16 Ekim 1526'da Macaristan tacını Szapolyai'ye veren târihî fermanını imzaladı. Mohaç...
Osmanlı Padişahı I. Süleyman, 1522 yılında 400 parçalık büyük bir donanma ve 100.000 kişilik kara ordusu ile Rodos'u Osmanlı topraklarına katmıştır. Rodos'a sığınmış olan Hospitalier Şövalyeleri korsancılık ile Osmanlı ticaretine zarar vermekteydi. Rodos'u daha önce II. Mehmed'in orduları kuşatmış lakin alamamıştır. I. Selim'in de kuşatmaya genelde olumsuz baktığı tarihçilerce bildirilir. Rodos'u almadan, Suriye ve Mısır'ı idare etmenin imkânsız olduğunu düşünen Kanuni Sultan Süleyman, Belgrad'ı fethettikten sonra (1521), Rodos'a yönelmiştir. Rodos Kalesi beş ay kadar canla başla direnmesine rağmen, muazzam bir Osmanlı donanması ve ordusu karşısında teslim olmayı kabul etmek zorunda kalmıştır. Şövalyeler canları ve malları güvencesi...
Celali İsyanları, ilk olarak Yavuz Sultan Selim döneminde binlerce taraftarı ile ayaklanan Yozgatlı Celal ve taraftarları tarafından başlatılmıştı. Fakat bu isyanlar bastırılmış olsa bile Anadolu’da meydana gelen iç isyanlar ve karışıklıklara Celali İsyanları denildi. Sultan 1. Ahmed döneminde Celali İsyanları tekrar patlak verdi. Celali İsyanlarının Nedenleri 16. yüzyıl ortalarında Osmanlı Devleti’nde ekonomik ve toplumsal bunalım baş gösterdi. Anadolu ve Akdeniz üzerinden geçen uluslararası ticaret yollarının keşifler sonucunda yön değiştirmesi de bunda etkili oldu. Osmanlı Devleti, bu ticaret yollarının kendi topraklarından geçtiği dönemlerde sağladığı kazancı yitirdi. Öte yandan Avrupa devletlerinin güçlenmesi karşısında fetihlerin...
Ridaniye Savaşı, 22 Ocak 1517 yılında Osmanlı Devleti ile Memlük Sultanlığı arasında geçen muharebedir. Muharebeyi Yavuz Sultan Selim komutasındaki Osmanlı ordusu kazanmıştır. Bu zaferle birlikte Memlük Sultanlığı yıkılmış, bütün toprakları Osmanlı egemenliğine girmiştir. Osmanlı Devleti Mısır'a hakim olmuş ve Halifelik Osmanlılara geçmiştir. Memlük Sultanlığı’nın sonunu hazırlayan ve Mısır’ın Osmanlılar’ın eline geçmesine yol açan savaş, Kahire önlerinde Matariye ile Cebelülahmer arasında Ridâniye/Reydâniye denilen mevkide meydana geldiği için bu adla anılır. Mercidabık’taki ağır yenilginin ardından Memlükler’in ikinci direnişinin kırıldığı Ridaniye Savaşı, Osmanlılar’ın Kahire’ye girip Mısır üzerinde hâkimiyet kurmalarını...
Geri