Ansiklopedi Zorunlu Genel Sağlık Sigortası nedir? Detaylı bilgiler

Zorunlu Genel Sağlık Sigortası nedir?​


5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun 60 ıncı maddesinde genel sağlık sigortalısı sayılanlar düzenlenmiş olup genel sağlık sigortalısı sayılmanın ana koşulu, yerleşim yerinin Türkiye olmasıdır. 1/1/2012 tarihinden itibaren zorunlu genel sağlık sigortası uygulamasına geçilmiştir. Aşağıda genel sağlık sigortalısı sayılmayanların anlatıldığı bölümde sayılanlar hariç olmak üzere yerleşim yeri Türkiye olan Türk vatandaşlar zorunlu olarak, yabancı ülke vatandaşları ise talepleri ile genel sağlık sigortası kapsamına alınmaktadır.

Kimler Genel Sağlık Sigortalısı Sayılmıştır?


5510 sayılı Kanunun 60 ıncı maddesinde genel sağlık sigortalısı sayılanlar düzenlenmiştir.

Yerleşim yeri Türkiye'de olan kişilerden;
-Bir işverenin emrinde hizmet akdiyle çalışanlar,

-Kendi nam ve hesabına çalışanlar,

-Kamu idarelerinde kamu görevlisi olarak çalışanlar,

-İsteğe bağlı sigortalı olan kişiler,

-Gelir testi sonucu tespit edilecek aile içindeki geliri kişi başına düşen aylık tutarı asgari ücretin üçte birinden az olan vatandaşlar ile gelir tespiti yapılmaksızın genel sağlık sigortalılığı ya da bakmakla yükümlü olduğu kişi bulunmayan Türk vatandaşlarından 18 yaşını doldurmamış çocuklar,

-Uluslararası koruma başvurusu veya statüsü sahibi ve vatansız olarak tanınan kişiler,

-65 Yaşını Doldurmuş Muhtaç, Güçsüz ve Kimsesiz Türk Vatandaşlarına Aylık Bağlanması Hakkında Kanun hükümlerine göre aylık alan kişiler,

-İstiklal Madalyası Verilmiş Bulunanlara Vatani Hizmet Tertibinden Şeref Aylığı Bağlanması Hakkında Kanun hükümlerine göre şeref aylığı alan kişiler,

-Vatani Hizmet Tertibi Aylıklarının Bağlanması Hakkında Kanun hükümlerine göre aylık alan kişiler,

-Nakdi Tazminat ve Aylık Bağlanması Hakkında Kanun hükümlerine göre aylık alan kişiler,

-Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu tarafından korunma, bakım ve rehabilitasyon hizmetlerinden ücretsiz faydalanan kişiler ile ana ve babası olmayan Türk vatandaşlarından 18 yaşını doldurmamış çocuklar,

-Harp malullüğü aylığı alanlar ile Terörle Mücadele Kanunu kapsamında aylık alanlar,

-Geçici köy korucuları ve emeklileri

-Dünya Olimpiyat ve Avrupa Şampiyonluğu Kazanmış Sporculara ve Bunların Ailelerine Aylık Bağlanması Hakkında Kanun hükümlerine göre aylık alan kişiler,

-Oturma izni almış yabancı ülke vatandaşlarından yabancı bir ülke mevzuatı kapsamında sigortalı olmayan kişiler,
-İşsizlik ödeneği ve ilgili kanunları gereğince kısa çalışma ödeneğinden yararlandırılan kişiler,

-Bu Kanun veya bu Kanundan önce yürürlükte bulunan sosyal güvenlik kanunlarına göre gelir veya aylık alan kişiler,
-Ülkemizde öğrenim gören yabancı uyruklu öğrenciler,

-Avukatlık stajı yapmakta olanlar,

-Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun hükümlerine göre hakkında koruyucu tedbir kararı verilen kişiler,

-2022 sayılı Kanun kapsamında 18 yaşından küçük engelli ve engelli yakını aylığı alanlar,

-Herhangi bir kapsamda genel sağlık sigortalısı veya genel sağlık sigortalısının bakmakla yükümlü olduğu kişi olmayan vatandaşlar,


genel sağlık sigortalısı sayılır.

Kimler Genel Sağlık Sigortalısı Sayılmamıştır?


-Yabancı bir ülkede kurulu herhangi bir kuruluş tarafından o kuruluş adına ve hesabına Türkiye'ye bir iş için gönderilen ve yabancı ülkede sosyal sigortaya tâbi olduğunu belgeleyen kişiler,

-Türkiye'de kendi adına ve hesabına bağımsız çalışanlardan yerleşim yeri yurt dışında olup o ülke sosyal güvenlik mevzuatına tâbi olanlar,

-Kamu idarelerinin dış temsilciliklerinde istihdam edilen ve temsilciliğin bulunduğu ülkede sürekli ikamet izni veya bu devletin vatandaşlığını da haiz bulunan Türk uyruklu sözleşmeli personelden, bulunduğu ülkenin sosyal güvenlik kurumunda sigortalı olduğunu belgeleyenler ile kamu idarelerinin dış temsilciliklerinde istihdam edilen sözleşmeli personelin uluslararası sosyal güvenlik sözleşmeleri çerçevesinde ve temsilciliğin bulunduğu ülkenin ilgili mevzuatının zorunlu kıldığı hallerde, işverenleri tarafından bulunulan ülkede sosyal sigorta kapsamında sigortalı yapılanlar,

-Hükümlü ve tutuklular,

- Er, erbaş ve yedek subay okulu öğrencileri,

-3201 sayılı Kanuna göre borçlanarak emekli olan ve yerleşim yeri yurt dışında olanlar,

-Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeleri ile bunların emeklileri ile bunların bakmakla yükümlü oldukları aile fertleri ve dul ve yetimleri,

-Anayasa Mahkemesi üyeleri ile bunların emeklileri ile bakmakla yükümlü oldukları aile fertleri,

- Kanunun 60 ıncı maddesinin birinci fıkrasının (d) bendi kapsamındaki mütekabiliyet esası da dikkate alınmak şartıyla oturma izni almış yabancı ülke vatandaşlarından yabancı bir ülke mevzuatı kapsamında sigortalı olamayan ve Kanunun 4 üncü maddesi kapsamında sigortalı sayılmayan kişilerden, Türkiye’de bir yıldan kısa süreyle yerleşik olanlar,

-5510 sayılı Kanunun geçici 20 nci maddesinde belirtilen; 506 sayılı Kanunun geçici 20 nci maddesi kapsamındaki bankalar, sigorta ve reasürans şirketleri, ticaret odaları, sanayi odaları, borsalar veya bunların teşkil ettikleri birlikler personeli için kurulmuş bulunan sandıkların üyeleri,

genel sağlık sigortalısı ve genel sağlık sigortalısının bakmakla yükümlü olduğu kişi sayılmaz.
Gelir Testi Nedir ve Kimler Gelir Testi Yaptırmak Zorundadır?

Gelir testi işlemi, kişinin çeşitli göstergeler ışığında mevcut gelirinin belirlenmesidir.

Herhangi bir kapsamda genel sağlık sigortalısı veya genel sağlık sigortalısının bakmakla yükümlü olduğu kişi kapsamında sağlık yardımlarından yararlanma hakkı bulunmayan kişiler 5510 sayılı Kanunun 60 ıncı maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi kapsamında genel sağlık sigortalısı tescil edilmekte olup, anılan kapsamda tescil edilen bu kişilerin tescil tarihinden itibaren yerleşim yerlerinin bulunduğu yerdeki Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakıflarına müracaat ederek gelir testi yaptırmaları gerekmektedir.

Gelir tespitinde aynı hanedeki aile esas alınmaktadır. Adres Kayıt Sisteminde yer alan adres bilgilerine göre aynı hane içinde yaşayan ve MERNİS kayıtlarında yer alan eş, yaşlarına bakılmaksızın evli olmayan çocuk ile genel sağlık sigortalısı olarak tescil edilecek kişinin ana ve babası esas alınmakta ancak, aynı hanede yaşamayan ve öğrenim nedeniyle başka bir hanede yaşayan evli olmayan çocuklardan 25 yaşını doldurmayanlar gelir tespitinde aile içinde değerlendirilmektedir.

Gelir testi ne zaman yaptırılmalı?


Kanun 60 ıncı maddesinin birinci fıkrası (g) bendi kapsamında tescil edilen kişilerin gelir testi müracaat bildiriminin (Ek:1) kendilerine tebliğ edildiği tarihten itibaren bir ay içinde Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfına başvurmaları gerekmektedir. Söz konusu bir aylık süre içerisinde gelir testine başvurmayanların tescil başlangıç tarihinden itibaren aile içindeki gelirinin kişi başına düşen aylık tutarı olarak, Kanunun 82 nci maddesine göre belirlenen aylık prime esas kazancın (asgari ücretin) iki katı esas alınarak primleri tahakkuk ettirilecek ve bu kişilerin ödemeleri gereken prim miktarı, sosyal güvenlik il müdürlüğü/sosyal güvenlik merkezi tarafından 7201 sayılı Kanuna göre iadeli taahhütlü posta yoluyla kendilerine tebliğ edilecektir. Bu süre Kanunun (60/1 (c-1) )alt bendi kapsamında olduğu tespit edilenler için kendilerine “Gelir testine müracaat bildirimi” (Ek:1) tebliğ edildiği tarihten itibaren altı aydır.

Gelir Testi Sonucu Ne kadar Prim Ödeyeceğim?


GSS StatüsüGelir DurumuÖdeyeceği Prim
60/1(c-1)
Asgari ücretin üçte birinden az olanlarHazinece karşılanır
60/1(g-1)
Asgari ücretin üçte birinden asgari ücrete kadar olanlar(Asgari Ücret/3) x %12
60/1(g-2)
Asgari ücretten asgari ücretin iki katına kadar olanlar(Asgari Ücret)x%12
60/1(g-3)
Asgari ücretin iki katından fazla olanlar(Asgari Ücret)x2x%12


Kanuni Engeli Olan Kişiler Gelir Testini Nasıl Yaptırmaktadır?


Kanuni temsilcisi bulunanların başvuru işlemi kanuni temsilciler tarafından yapılabilmekte ve bu kişilerin kanuni temsilci olduğuna ait mahkeme kararı ya da vekaletname başvuru formuna eklenmektedir.
Gelir Testi Yaptırmak İstemiyorum Ne Yapmalıyım?

Gelir testi yaptırmak istemeyenlerin, Kuruma veya Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakıflarına müracaat ederek gelir testi yaptırmak istemediğini yazılı olarak beyan etmeleri gerekmektedir. Bu beyanda bulunan kişilerin aile içindeki kişi başına düşen aylık gelir tutarı, Kanunun 82 nci maddesine göre belirlenen aylık prime esas kazanç alt sınırının iki katından fazla olduğu kabul edilir. Buna göre genel sağlık sigortası primleri, sosyal güvenlik il müdürlüğü/sosyal güvenlik merkezi tarafından tescil tarihinden itibaren asgari ücretin iki katı esas alınarak güncellenir ve “GSS Tescil Bildirimi” (Ek:2) ile 7201 sayılı Kanuna göre iadeli taahhütlü posta yoluyla kendilerine tebliğ edilir.

Gelir Testi Sonucuna İtiraz Edebilir miyim?


Gelir tespiti sonucuna; sosyal güvenlik il müdürlüğü/sosyal güvenlik merkezi tarafından “GSS Tescil Bildirimi”nin tebliğ tarihinden itibaren en geç 15 gün içinde ilgili Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfına yazılı olarak itiraz edilebilir.
Hangi Durumlarda Gelir Testinin Yenilenmesi Gerekmektedir?

Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakıfları tarafından gelir tespiti yapıldıktan sonra gelir durumları değişenler ile Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi kayıtlarına göre hane içinde yer alan ailede doğum, ölüm, evlenme, boşanma ve benzeri nedenlerle değişiklik meydana gelen kişilerin gelir testinin yenilenmesi gerekmektedir. Bu kişilerin, söz konusu değişikliğin meydana geldiği tarihten itibaren bir ay içinde Kuruma ya da vakfa müracaat etmeleri halinde gelir testi sonuçları yenilenmektedir.

Gelir testi sonucuna göre Kanunun (60/1c-1) alt bendi ya da Kanun 60 ıncı maddesinin birinci fıkrası (g) bendi kapsamında tescil işlemi yapılanlar, yukarıda belirtilen durumlar hariç olmak üzere gelir tespitinin yapıldığı tarihten itibaren altı ay geçtikten sonra yeni bir gelir testi talebinde bulunabilirler.

Gelir tespiti yapılanlardan genel sağlık sigortası tescili yapıldığı tarihten itibaren, aile içindeki bireylere ait verilerin doksan günde bir Bütünleşik Sosyal Yardım Hizmetleri Projesinde otomatik olarak güncellenmesi sonucunda gelir durumu değişenlerin tescil işlemleri, değişikliğin meydana geldiği tarih itibariyle güncellenmektedir.

Kısmi Süreli Çalışanların Genel Sağlık Sigortalılığı


5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun 88 inci maddesine göre, Kanunun 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında sigortalı olmakla birlikte, 4857 sayılı Kanunun 13 ve 14 üncü maddelerine göre kısmi süreli veya çağrı üzerine çalışanlar ile bu Kanuna göre ev hizmetlerinde ay içerisinde 30 günden az çalışan sigortalıların eksik günlerine ait genel sağlık sigortası primlerinin 30 güne tamamlanması zorunludur. Bu sigortalıların ay içinde 30 günden eksik kalan sürelerini Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakıflarına müracaat ederek gelir testi yaptırarak ve gelir testi sonucuna göre belirlenen gelir seviyesi üzerinden prim ödeyerek kalan sürelerini 30 güne tamamlamaları gerekmektedir.
Yabancı Ülke Vatandaşlarının Genel Sağlık Sigortalılığı

Yerleşim yeri bir yıldan fazla süredir ülkemizde olan ve yabancı bir ülke mevzuatı kapsamında sigortalı olmayan ve de yabancı ülke mevzuatı kapsamındaki sigortalarından dolayı Türkiye’de sağlık hizmetlerinden yararlanamayan yabancı uyruklu vatandaşlar talepleri halinde Kurumumuza müracaat ederek 5510 sayılı Kanunun 60 ıncı maddesinin birinci fıkrasının (d) bendi kapsamında primlerini kendileri ödeyerek genel sağlık sigortalısı olabilmektedir. Bu kişilerin bakmakla yükümlü olduğu aile fertleri de kişilerde genel sağlık sigortalısı sayılır.

Ülkemizde Öğrenim Gören Yabancı Uyruklu Öğrencilerin Genel Sağlık Sigortalılığı


Ülkemizde öğrenim gören yabancı uyruklu öğrencilerden, ilk kayıt tarihinden itibaren üç ay içinde dilekçeyle Kuruma müracaat edenlerin, 60 ıncı maddenin birinci fıkrasının (d) bendindeki ve 52 nci maddenin ikinci fıkrasının ikinci cümlesindeki şartlar aranmaksızın talep tarihini takip eden günden itibaren genel sağlık sigortalılığı başlatılır ve öğrenimleri süresince genel sağlık sigortalılıkları devam eder.

Başvuru süresinde talepte bulunmayanlar hakkında öğrenimleri süresince genel sağlık sigortası hükümleri uygulanmaz.

Bu kişilerin, bir öğrenim dönemine ilişkin 82 nci maddeye göre belirlenen prime esas günlük kazanç alt sınırının üçte birinin 30 günlük tutarı üzerinden belirlenen genel sağlık sigortası priminin kendilerince ödenmesi gerekmektedir.

Genel Sağlık Sigortalılığı ne zaman sona ermektedir?


Zorunlu çalışmanın sona ermesi, isteğe bağlı sigortalılığın sona ermesi, gelir/aylık alanların bu hakkının sona ermesi, köy korucularının çalışmalarının, aylık alanlarının ise aylık alma hakkının sona ermesi, avukatlık stajının sona ermesi işsizlik ödeneği/kısa çalışma ödeneğinin kesilmesi, koruyucu tedbir kararının sona ermesi, ceza infaz kurumları ve tutukevleri personeli eğitim merkezleri kanunu kapsamına göre hizmet öncesi eğitimin sona ermesi, koruma, bakım ve rehabilitasyon hizmetlerinden yararlananların bu hakkı kaybetmesi halinde genel sağlık sigortalılığı sona ermekte olup, Kanunun (60/1c-1) alt bendi ya da Kanun 60 ıncı maddesinin birinci fıkrası (g) bendi kapsamında genel sağlık sigortalısı olanların ise 60 ıncı maddenin birinci fıkrasının diğer bentleri ya da fıkraları kapsamında genel sağlık sigortalısı veya bakmakla yükümlü olunan kişi sayıldığı, yerleşim yerinin başka bir ülkeye nakledildiği tarih ve ölümü halinde ölüm tarihi itibariyle genel sağlık sigortalılıkları sona ermektedir.

GSS 6552 Sayılı Kanunla Getirilen Yenilikler


GENEL SAĞLIK SİGORTASI YÖNÜNDEN 6552 SAYILI KANUNLA(GELİR TESTİNE MÜRACAAT HAKKI VE GSS PRİM BORÇLARINI YAPILANDIRMA) İLGİLİ SIKÇA SORULAN SORULAR

GSS prim borçlarımı yapılandırmak için hangi tarihe kadar başvuruda bulunmam gerekir ?

Genel sağlık sigortası primi alacakları yönünden en geç 2/11/2015 tarihine kadar Kuruma başvuruda bulunulması gerekmektedir.

Bugüne kadar hiç gelir testi yaptırmadım; genel sağlık sigortası primi borçlarımı nasıl yapılandırabilirim ?

Genel sağlık sigortası tescili yapıldığı halde gelir testine hiç başvurmayan kişilerin, yeniden yapılandırma hakkındaki maddenin Resmi Gazetede yayımlandığı (11/09/2014) tarihi takip eden aybaşından itibaren on iki ay içerisinde 30/9/2015 tarihi mesai bitimine kadar) yerleşim yerinin bulunduğu yerdeki sosyal yardımlaşma ve dayanışma vakfına gelir testi için başvurmaları durumunda genel sağlık sigorta tescilleri, gelir testi sonucuna göre tescil başlangıç tarihinden itibaren güncellenecek ve belirlenen gelir seviyesine göre primleri tahakkuk ettirilecektir.

Daha önce gelir testi yaptırdım; genel sağlık sigortası prim borçlarımı nasıl yapılandırabilirim ?

Genel sağlık sigortası tescili yapıldığı halde, gelir testi yaptırmak için 28/12/2011 tarihli ve 28156 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Genel Sağlık Sigortası Kapsamında Gelir Tespiti, Tescil ve İzleme Sürecine İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelikte öngörülen sürenin (60/C-1 için 6 ay, 60/G için 1 ay) dışında sosyal yardımlaşma ve dayanışma vakıflarına başvuruda bulunan kişilerin, tescil başlangıç tarihinden gelir testinin sonuçlandığı tarihe kadar, aile içerisindeki kişi başına düşen gelirleri asgari ücretin iki katından fazla olduğu kabul edilmekte (60/G-3) ve primleri bu seviye esas alınarak tahakkuk ettirilmektedir. Gelir testinin sonuçlandığı tarihten sonra ise tespit edilen gelir testi sonucuna göre (C-1), (G-1) (G-2) veya (G-3) gelir seviyesi üzerinden prim tahakkuku yapılmaktadır.(1/7/2015-31/12/2015 tarihleri arası genel sağlık sigortası prim tutarları (60/G-1): ) 50,94 TL, (60/G-2): 152,82 TL, (60/G-3): 305,64 TL’dir)11/9/2014 tarihi itibariyle, bu kapsamdaki kişilerin genel sağlık sigortası primleri, tespit edilen gelir seviyesi esas alınarak tescil başlangıç tarihinden itibaren tahakkuk ettirilecektir.

Ancak, bu kişilerce önceden primi ödenmiş olan süreler güncellenmeyeceği gibi 10/9/2014 tarihinden önce ödenen genel sağlık sigortası primlerin iadesi de yapılmayacaktır.

Yeniden yapılandırma başvurusunu nereye yapmam gerekir ?

Genel sağlık sigortası prim alacakları için başvuru formu doldurulmak suretiyle elden veya posta yoluyla ikametgâhının bağlı bulunduğu sosyal güvenlik il müdürlüğüne/sosyal güvenlik merkezine başvurulması gerekmektedir.

Başvuruların posta yolu ile yapılması halinde, taahhütlü, iadeli taahhütlü, PTT Kargo (kapıdan kapıya teslim) ya da APS yolunun tercih edilmesi halinde, başvuru formunun postaya verildiği tarih Kuruma verildiği tarih olarak kabul edilecek, buna karşın adi posta yolunun tercih edilmiş olması halinde, başvuru formunun Kurum evrak kayıtlarına giriş tarihi Kuruma verildiği tarih olarak kabul edilecektir.

Ödemeler ne şekilde olacaktır ?

Genel sağlık sigortasından kaynaklanan alacak aslının tamamının 30/11/2015 tarihine kadar ödenmesi halinde bu alacaklar için herhangi bir faiz alınmayacaktır.

Peşin ödeme yolunu tercih etmiş olan borçluların, yeniden yapılandırılmış borcun tamamını ilk taksit ödeme süresi içinde ödeyememeleri halinde, bir takvim yılı içinde ikiden fazla taksit ihlali meydana gelmeden önce talepte bulunmaları ve cari ay primleri yönünden çok zor durum hali olmaksızın ikiden fazla ödeme yükümlülüğünün ihlal edilmemiş olması kaydıyla, peşin ödeme başvuruları, talep edecekleri taksit sayısına göre altı, dokuz, on iki veya on sekiz eşit taksite çevrilecektir.

Dolayısıyla borçluların en geç 31/3/2016 tarihine kadar, başvuruda bulundukları birime müracaat etmeleri halinde peşin ödeme başvuruları taksitle ödeme başvurusuna çevrilecektir.

Taksitlendirme ne şekilde olacak?

Hesaplanan tutarın taksitle ödenmek istenmesi halinde, ilk taksit sekiz ay içerisinde, diğer taksitlerin ise ikişer aylık dönemler halinde azami on sekiz eşit taksitte ödenmesi gerekir. Borçluların başvuru sırasında altı, dokuz, on iki veya on sekiz eşit taksitte ödeme seçeneklerinden birini tercih etmeleri şarttır. Başvuru formunda borcun ne şekilde ödeneceğinin veya taksitle ödeme yolunun seçilmesine rağmen borcun kaç taksitte ödeneceğinin beyan edilmemesi halinde, borcun azami taksit süresi içinde ödeneceğinin kabul edildiği varsayılarak on sekiz eşit taksit üzerinden ödeme planı hazırlanacaktır.

Yine, borçlarını taksitler halinde ödeme yolunu tercih eden borçluların, başvuru formunda seçebilecekleri altı, dokuz, on iki veya on sekiz taksitten biri yerine farklı bir taksit sayısı seçmeleri halinde, taksit sayısına en yakın üst dilimdeki taksit sayısını, on sekiz taksitten daha fazla süreli bir taksit süresini tercih etmiş olmaları halinde ise on sekiz taksit süresini tercih ettikleri kabul edilecektir.

Tercih edilen taksit süresinden daha uzun bir sürede ödeme yapılamaz.

Ödenecek tutar nasıl belirlenir ?

Taksitler halinde ödenecek olan tutarın tespiti sırasında, öncelikle kapsama giren alacaklara ilişkin alacak aslı ile TEFE/ÜFE/Yİ-ÜFE oranları esas alınarak gecikme cezası ve gecikme zammı yerine dikkate alınacak tutar hesaplanacak, ardından bulunan bu tutar, borçlularca talep edilen taksit sayısına göre;

-Altı eşit taksit için (1,05),
-Dokuz eşit taksit için (1,07),
-On iki eşit taksit için (1,10),
-On sekiz eşit taksit için (1,15),

katsayısı ile çarpılacaktır.

Daha sonra, yeniden yapılandırmaya esas toplam alacak tutarı (alacak aslı + TEFE/ ÜFE/Yİ-ÜFE tutan ) ile ilgili katsayısının çarpılması sonucunda bulunan tutar toplanarak talep edilen taksit sayısına bölünecek ve ikişer aylık dönemler itibariyle ödenecek taksit tutarı belirlenecektir.

Hesaplanan borcun taksitler halinde ödeneceğinin beyan edilmesine rağmen, borcun tamamının tercih edilen taksit sayısından daha kısa süre içinde ödenecek olması halinde, öncelikle taksitlendirme farkı ilgili taksit sayısına ilişkin katsayıya göre yeniden hesap edilecek, ardından kalan taksit tutarları ilgili katsayıya göre hesaplanan bakiye taksitlendirme farkı üzerinden tahsil edilecektir.

İlk taksit ödeme süresi geçirildikten sonra peşin ödeme seçeneği tercih edilemeyeceği gibi başvuruların bir takvim yılı içinde ikiden fazla taksit ihlalinin meydana geldiği tarihten sonra (30/11/2015 ve sonrasında) yapılması halinde başvurular işleme alınsa dahi bu defa bir takvim yılı içinde ikiden fazla taksit ihlalinin meydana gelmiş olması nedeniyle, borçların geçici 60 ıncı madde kapsamında ödeme hakkı yitirilmiş olacaktır. Dolayısıyla bu nitelikteki başvuruların 30/11/2015 tarihinden sonra yapılmış olması halinde bu başvurular işleme konulmayacaktır

İlk taksit ödeme yükümlülüğü genel sağlık sigortasından kaynaklanan alacaklar yönünden 30/11/2015 tarihinde sona ermektedir.

Ödeme yükümlülüklerini yerine getiremediğim veya eksik yerine getirdiğimde yapılandırma hakkım devam edebilir mi ?
Kapsama giren borçları için taksitle ödeme yolunu tercih etmiş olan borçluların aylık taksitlerini süresi geçtikten sonra ödeyecek olmaları halinde; bu taksitleri ödeme vadesinin sona erdiği tarihi takip eden aydan ödemenin yapılacağı tarihe kadar 6183 sayılı Kanunun 51 inci maddesine göre belirlenen gecikme zammı üzerinden hesaplanacak geç ödeme zammı ile birlikte ödeyeceklerdir. Ancak geç ödeme zammı, her ay ve kesri için aylık olarak hesap edilecektir.

Yapılandırma başvurusunda bulunmuş olan borçluların peşin ödeme yolunu tercih etmiş olmaları halinde, yeniden yapılandırılmış borçların tamamını en geç 30/11/2015 tarihine kadar ödememeleri ve bir takvim yılı içinde iki taksit ihlali meydana gelmeden peşin ödeme taleplerini taksitle ödeme talebine de dönüştürmemeleri halinde kapsama giren borçlarını yeniden yapılandırma kapsamında ödeme hakkını kaybedeceklerdir.

Taksitle ödeme yolu tercih edilmiş olmasına rağmen, bir takvim yılı içinde yasal süresi içinde ödenmemiş veya eksik ödenmiş ikiden fazla taksitin bulunması ya da bir takvim yılında ikiden fazla olmamakla birlikte ödenmemiş veya eksik ödenmiş taksitlerin en geç son taksiti izleyen ayın sonuna kadar ödenmemesi halinde, ödenmeyen taksitler yönünden yeniden yapılandırmadan yararlanma hakkı kaybedilmiş olacaktır

Başvuruda bulunan borçluların taksit ödeme süresince tahakkuk eden sigorta primlerini çok zor durum olmaksızın bir takvim yılında ikiden fazla vadesinde ödememeleri ya da eksik ödemeleri halinde, belirtilen madde hükümlerine göre yapılandırılan borçlarına ilişkin kalan taksitlerini ödeme haklarını kaybedeceklerdir. Genel sağlık sigortalılarının çok zor durum bildirimi için yazılı beyanda bulunmaları yeterli olacaktır. Dolayısıyla, cari ay primlerini çok zor durumda bulunmaları nedeniyle ödeyemediği anlaşılan borçlular, kalan taksitlerini ödemeye devam edebileceklerdir.

Taksit tutarının % 10’u aşılmamak şartıyla 5 Liraya kadar yapılmış eksik ödemeler ihlal sayılmayacaktır
Kapsama giren borçları yeniden yapılandırılmış olan borçluların, ödeme yükümlülüklerini yerine getirmemeleri nedeniyle yapılandırmadan yararlanma hakkını kaybetmeleri halinde, ödedikleri tutar kadar yapılandırma hükümlerinden yararlanmış sayılacaklar, bakiye alacaklar ise cari usul ve esaslar çerçevesinde tahsil edilecektir.

Borçlarımı yapılandırırsam sağlık hizmetlerinden faydalanabilir miyim ?

Borçlarını yapılandırmak için başvuruda bulunan borçlular, yapılandırılan borçlarının ilk taksitini ödemeleri ve yapılandırmanın ihlal edilmemesi ayrıca yapılandırılan tarihten sonra ödeme vadesi geçmiş cari dönemden 60 günden fazla prim ve prime ilişkin borçlarının bulunmaması halinde sağlık hizmetlerinden yararlanmaya başlayacaklardır.

Ancak, taksit ödeme süresince tahakkuk eden cari aya ilişkin sigorta primlerini çok zor durum hali olmaksızın bir takvim yılında ikiden fazla vadesinde ödememeleri ya da eksik ödemeleri halinde, yapılandırılan borçlarına ilişkin kalan taksitlerini ödeme haklarını kaybedeceklerinden sağlık hizmetlerinden yararlanma haklarını da kaybedeceklerdir.
 
Bunlar da ilginizi çekebilir...
Bulgaristan Türklerinin Zorunlu Göçü - 1989
  • Ugur
  • Ugur,
  • Tarih
  • 1    2K
At ve eşeklere kimlik zorunlu hale getirildi
  • Ugur
  • Ugur,
  • Güncel
  • 1    2K
Bina yapımında devrim gibi karar!Çipli numune Zorunlu oluyor
  • MURATS44
  • MURATS44,
  • Güncel
  • 0    2K
Geri