Takvimlerde İmsak Vakitleri Neden Farklı?

Ugur

Administrator
Katılım
8 Nisan 2013
- -
Bazı takvimlerde ve imsakiyelerde namaz vakitlerinde herhangi bir değişiklik olmazken, imsak vakitlerindeki farklılık, Diyanet’in 30 yıl önce aldığı karardan kaynaklanıyor.

1983 yılına kadar imsak vaktini, sabah ezanından 15 dakika önce olarak kabul eden Diyanet İşleri Başkanlığı, o yıl kurumun başındaki Tayyar Altıkulaç zamanında sebebi anlaşılamayan bir uygulama ile imsak vaktini 15 dakika daha uzatarak sabah ezanına kadar çekti. Yüzlerce yıldır hiç değişmeden uygulanan imsak vakti bir anda 15 dakika uzayınca tartışmalar da beraberinde geldi. İslam dinine göre, gecenin bitimi ve yiyip içmenin yasak olduğu vaktin başlaması anlamına gelen “imsak” vaktinde, sadece yeme içme değil, orucu bozan diğer fiillerin de sonlandırılması gerekiyor. 1983 yılına kadar ülkemizdeki bütün takvimlerdeki imsak vakti aynı iken bu tarihten sonraki Diyanet İşleri Başkanlığı takvimlerinde ibadet vaktinin emniyetini sağlamak için konulan “temkin” sonlandırıldı. Diyanetin bu uygulaması Türkiye Takvimi ve diğer bazı takvimler tarafından benimsenmedi. Temkin adı verilen bu süre farklılığı, bütün koşullar göz önünde bulundurularak ibadet vaktinin emniyetini sağlamak amacıyla oluşturuluyor.

DİYANET DE ONAYLIYOR

Diyanet İşleri Başkanlığı bir taraftan imsak vaktini 15 dakika uzatırken, bir taraftan da müftülüklere gönderdiği 30 Mart 1988 tarihli ve 234-497 sayılı genelgede, 1983 öncesi takvim ile yeni uygulama arasında sadece temkin farkı bulunduğunu ve 1983 öncesindeki uygulamanın yanlış olmadığını ifade ediyor. Yani Türkiye Takvimi’nin doğru olduğunu aslında Diyanet de onaylıyor.

1983 yılından önceki uygulamaya göre hazırlanan Türkiye Takvimi ve bu takvime dayanılarak hazırlanan Ramazan imsakiyeleri temkinli yani güvenilir zaman dilimlerini içeriyor. Bu konuda uzmanlaşmış kişiler tarafından çok hassas bir şekilde hazırlanan Türkiye Takvimi, ibadet saatlerinde kabul olmama riskini de ortadan kaldırıyor. İslam alimlerinin büyük çoğunluğuna göre bir ibadetin vaktinden önce yapılması ile sonra yapılması birbirinden çok farklıdır. Vaktinden önce kılınan bir namazın sahih olmadığı veya akşam ezanından bir dakika önce açılan orucun bozulduğu bilinmektedir. Oysa ki bu ibadetleri ezan saatlerinden birkaç dakika sonra yapmakta ise bir sakınca yoktur. İmsak vakitlerini yaklaşık olarak 10 ile 15 dakika arasında geciktirilen yeni takvimlere göre ise oruç tehlikeye girebiliyor


Kaynak:ihlassondakika.com
 
hep bir karışıklık olmuştur zaten. ramazana kadar 4 te okunan sabah ezanı dün 3.15 te okundu. ben de bu saatlerin değişmesini anlamıyorum.
 
Konuda imsak vakti denilmis ama bazi takvimlerde diger vakitler de birbirini tutmuyor.

Belcika'da Turklerin ve Araplarin kullandiklari takvimlerde 3-5 dakika fark var. Hadi vakitlerdeki 3-5 dakikayi gectik,Ramazan'in baslangic ve bitis tarihleri bile farkli. Araplar 1 Ramazan'da oruca baslamiyorlar,ayin durumuna gore S. Arabistan'in verdigi talimata gore basliyorlar. Bilmiyorum biz mi dogru yapiyoruz onlar mi?
 
Gec araplari Süleymancilar var onlarin takvimi bile bizimkileri tutmuyor. Adamlar 6.ayda yatsi namazini kaldiriyorlar..
 
[h=3] (Bakara 183: Ey iman sahipleri! Oruç sizden öncekiler üzerine yazıldığı gibi sizin üzerinize de yazılmıştır. Bu sayede korunmanız umulmaktadır. )
[/h]
(Bakara 187: .....................................................Tan yerinin beyaz ipliği siyah ipliğinden sizce seçilinceye kadar yiyin için; sonra da orucu gece oluncaya değin tamamlayın. Mescitlerde itikâfta bulunduğunuz sırada zevcelerinizle cinsel temas kurmayın. İşte bunlar Allah`ın yasaklarıdır, bunlara yaklaşmayın. Allah, ayetlerini insanlara işte böyle açıklar ki korunabilsinler. )


Yukarıdaki ayette geçen oruç vaktini belirten kısımları alalım önce. (Tan yerinin beyaz ipliği siyah ipliğinden sizce seçilinceye kadar yiyin için; sonra da orucu gece oluncaya değin tamamlayın. ) Bu cümleden ne anlıyoruz önce onu açalım. Burada beyaz iplik ve siyah iplik bir mecaz örnekle karanlık ve aydınlığın buluşma noktasından bahsediyor. Buradan dikkat edin güneşin doğmasından bahsetmiyor, eğer öyle olsaydı güneş doğduğu zamana kadar derdi Rabbim. Allahın örnek verdiği bu fecr vakti zamanı nasıl bir zaman olabilir? Verdiği örnekten de anlaşılıyor ki gecenin bitişinin gündüze ilk adım vakti ve karanlığın artık gün aydınlanmasıyla baktığımız şeylerin fark edilme zamanı, anı diyebiliriz. Allah dini sizler için kolaylaştırdım diyorsa bizleri saniyelerle başlayan ve biten bir oruca asla mahkûm etmez. Şimdi hemen hatırlayın koskoca yetkili ve sorumlu insanlar, yanlışlıkla beş dakika önce ezan okuyan ve orucunu buna göre bozan binlerce insana sizin orucunuz kabul olmaz yeniden tutacaksınız diyebilmektedirler. İşte Allahın kitabından zerre kadar habersiz, beşerin öğretisinin ön plana çıkan dini, ne hallere düştüğümüzün komik örneği.


Bu sabah ezan okunduktan sonra namazımı kılıp özellikle yatmadım ve gökyüzüne baktım izledim. Bunu lütfen sizler de yapın. Sahura yaklaşık ezandan bir saat önce kalkmıştık. Gökyüzü açıktı karanlık ve yıldızlar çok net izleniyordu. Bu testi özellikle eşim ile birlikte yaptım ki hatam olursa beni düzeltmesini ve uyarmasını istedim. Gökyüzüne baktığım zamandan sonra yaklaşık bir saat sonra ezan okundu, o anda da gökyüzüne baktım ama hiçbir değişiklik yoktu yani gecenin zifiri karanlığı devam ediyordu. Bekledim yatmadım yaklaşık ezandan sonra 35 dakika geçmişti hala hava gecenin zifiri karanlığıyla aynıydı. Hemen Rabbim in ayeti geldi aklıma oruca başlama vaktiyle ilgili. ( Tan yerinin beyaz ipliği siyah ipliğinden sizce seçilinceye kadar. ) Yaradan bu vakit geldiğinde oruca başlayın emrini veriyordu bizlere, ama verdiği emir ile bizlere beşerin öğretisi neden tutmuyordu? Neden milyonlarca insanı daha erken oruca başlatıyorlar diye düşündüm ve bunun hesabını nasıl verecekleri korkusu geldi aklıma. Ama buna benzer o kadar yanlışlar vardı ki. Şimdide gelelim orucun bitiş anına bakın ne diyordu Rahman hatırlayalım. (sonra da orucu gece oluncaya değin tamamlayın. ) Bizler Allahın gece olunca orucu tamamlayın sözünden gecenin zifiri karanlığını her nedense anlamamışız. Güneşin tamamen batıp havanın karardığı anı da anlamamışız, gündüzün geceye geçişi olduğunu doğru anlamışız da neden zifiri karanlıkta orucu başlatmışız anlamak çok zor. Günümüzde akşam namazının okunduğu vakti hatırlayın gecenin zifiri karanlığı değil, ama gecenin başladığı ilk zamanlar. İşte Yaradan oruca başlama vaktinin de verdiği örnekte olduğu gibi, yani baktığımızda bazı şeylerin hala fark edildiği bir zamanı tarif etmesine rağmen, bizler kendi düşüncelerimizi kurandandır diyerek Rabbi ne yazık ki görmezden gelmişiz. Allah bizleri affetsin.
Amacım yanlış olan bir konuyu gündeme getirmek ve yolumuzun gerçekten kuran yolu mu olup olmadığını hatırlatmaktır. Ben Rabbin kitabından anladıklarımı aktardım, Allah yanlışlarımı affetsin. Rabbim sizlere akıl verdim düşünün ve aklınızı çalıştırın diyor. Bizler ne yazık ki aklımızı bir kenara bırakmış birilerinin düşünceleriyle iman eder olmuşuz. Geri dönüşü olmayan yola girmeden önce emanet verdiğimiz aklımızı lütfen geri alalım, yoksa çokkkkk ama çokkk pişman oluruz. Rabbim inşallah oruçlarımızı sağlık içinde tutmamızı nasip eder ve katında kabul eder.

 
SUUDI ARABISTAN » MEKKE namaz vakitleri:
10 Temmuz 2013

Imsak: 04:16
Aksam: 19:14

Oruç tutulan süre: 14 saat 59 dakika.
--------------------------------------------

BRUKSEL namaz vakitleri :
10 Temmuz 2013

Imsak: 04:11
Aksam: 22:02
Oruç tutulan süre: 17 saat 51 dakika
------------------------------
Sonuç olarak:
Bruksel'de yasayan bir müslüman,Mekke'de yasayan bir müslümana oranla,günde 2 Saat 52 dakika daha fazla oruç tutuyor.

Durum itibariyle,Bakara 187'den anladigimiz (Tan yerinin beyaz ipliği siyah ipliğinden sizce seçilinceye kadar yiyin için; sonra da orucu gece oluncaya değin tamamlayın.) ise,Iskandinav ülkelerinde (Isveç,Norveç,Finlandiya) oruç tutmanin imkani yok zira günesin günlerce batmadigi anlar yasaniyor.

Islam dini sadece bir bölge insanlarina özel olmadigina göre,Bakara 187'nin yorumlanmasinda bir eksiklik var gibi geliyor bana.Yanlis düsünüyorsam Allah beni affetsin.

Bizleri bu konuda bilgilendirebilecek,genis bilgiye sahip biri varsa sevinirim.
 
reklam olmasa bizim sitede Fahrettin Tırınk hocamıza sorabilirsiniz. Ayrıntılı şekilde sorarsanız cevap alırsınız. İmamdır ve dini bilgileri oldukça iyidir. sakıncası yoksa llink vereyim oraya yazın. Bende öğrenmiş olurum iyice..
 
reklam olmasa bizim sitede Fahrettin Tırınk hocamıza sorabilirsiniz. Ayrıntılı şekilde sorarsanız cevap alırsınız. İmamdır ve dini bilgileri oldukça iyidir. sakıncası yoksa llink vereyim oraya yazın. Bende öğrenmiş olurum iyice..

Bana göre hiç sakincasi yok Murat,linki verirsen sevinirim konuyla ilgili link olursa daha iyi olur,yanlis bir konuda sormamis olurum.Ayrica senin sitene zaten üyeyim fakat vaktim kisitli oldugu için pek ugrayamadim :)
 
Eyvallah kardeş. Teşekkür ederim.

BURADAN sorabilirsin. ayrıntılı olarak hocamız cevap verecektir.
 
Ya insanlar muctehidi azamlarin ve ashab i kiramin hayatlarindan bize kalan ogretileri bir kenara birakip allah in ayetlerini evire cevire fetva cikariyorlar. Bu ne curret. Adam sanki ashabi tercihten. Yok karanlik ta oruca baslatiyorlar ben baktim falan. Insan ogretileri falan. yarim bilginle insanlari sapittirma bir seyler okumussun ama maskaraliktan oteye gitmez yaptigin. Bu kadar mi korkusuz olduk dini vecibeleri yorumlamak ta. Pes diyorum az insaf edin. Herkes isini yapsin
 
Bunlar da ilginizi çekebilir...
Geri