Minicik kalbinin nabzı gergin bir şekilde atıyordu. Acıkmış, yorgun ve yalnızdı. Yardım gelmesini beklerken yaprakların üzerinde dinlenmeye karar verdi. Kimsenin gelmeyeceğini biliyordu. Ama yine de bekliyordu. Gözlerini kapadığında bir ses duydu ve o tarafa kafasını çevirdi. Gözlerini hiç kırpmayan 2 çift göz gördü. Tam bu noktaya kadar Marina Chapman’ın çocukluğu sıradandı. Kolombiya’da küçük bir köyde yaşıyor ve beş yıllık yaşamında başına hiçbir şey gelmemişti.
Tanıdık olmayan çevresi onu çok korkutmuştu. Etrafına baktı ama gördüğü tek şey bir sürü ağaçtı. Onun altındaki zemin yumuşak ve nemliydi. Çürüyen yaprakların soluk kokusu vardı. İlk başta çevre onu şaşırttı. Sonra ormanın ortasında olduğunu fark etti. Ama onu buraya kim getirmişti? Ormanda tek başına çaresizce beklerken hayvan sesleri duymaya başladı. Bu hayvanların iyi mi yoksa kötü mü olduklarını nasıl anlayabilirdi?
Sonra önünden fırlayarak bu hayvanlar evlerine gitti. Chapman korkmuştu ama bir o kadar da rahatlamıştı. Ancak karanlığın içinden bakan pek çok göz vardı. Chapman’da bunu farketmişti. Yani içgüdüsel olarak herhangi bir çocuğun yapabileceği bir şeyi yaptı. Çığlık attı. Gördüğü gölgelerin sahiplerinin aslında gölgeler kadar büyük olmadığını farketmişti. Onlar maymunlardı. Chapman’ın çığlıkları onların ağaçlara çekilmesine neden oldu. Bu gümbürtüden sonra maymunların ona zarar vermeyeceğini anlamış ve yanlarına gitmiştir. Chapman 5 yıl boyunca maymunlarla birlikte yaşadığını dile getirmiştir.
5 yıl sonra avcılar tarafından kurtarılmıştır. Avcılar onu bulduğunda kendi dilini bile unutmuştur. Tekrar konuşmayı öğrenmek ve insanlığı keşfetmek zorundadır. Onun koşma, tırmanma yeteneklerini maymunlardan öğrendiği ap açık ortadadır. Chapman dilini yavaş yavaş tekrardan öğrendi. Ormanda yaşadıklarını anlatmak için “Girl With No Name” adlı bir kitap yazdı.
Şimdi 60 yaşlarında olan Chapman maymunların çok cömert olduğunu dile getiriyor. Onların kendisiyle meyveleri, kökleri ve kuruyemişleri paylaştığını açıklamıştır. Ormandan önceki hayatını hatırlamadığını da dile getirmektedir.
