Vagon Dolusu Osmanlı Arşivini Bulgarlara Sattık
Osmanlı İmparatorluğuna ait bir vagon dolusu arşiv belgesinin 1931 yılında Bulgaristan'a 'Hurda kağıt' diye satılması olayının üzerinden 76 yıl geçtikten sonra, Maliye Bakanlığı bu belgeleri almak için harekete geçti.
Bulgaristan'a 'Hurda kağıt' diye satılan belgelerin yanında,milyonlarca Osmanlı dönemi belgelere neler olduğunu hatırlayalım:
* Murat Bardakçı,milyonlarca belgenin olduğu Başbakanlık Osmanlı Arşivleri'nde bugün Sultan Vahideddin'le ilgili işe yarar tek bir siyasi belge bulunmuyor dedi.
* I. Dünya Savaşı yıllarında, Rus işgali sırasında el konulmasın diye Samsun'a gönderilen ve işgal sonrası Trabzon'a iade edilen 500 yıllık Trabzon Vilayet Arşivi'nin 1982'de yanlışlıkla denize döküldü.
* İstanbul Defterdarlığı Maliye Arşivi'ne ait yaklaşık 50 ton Osmanlı belgesinin 1931 yılında okkası üç kuruş on paraya Bulgaristan'a satılmasından haberimiz olmadığı doğruydu ama, Sirkeci tren istasyonuna götüren kamyonlardan evrakların Sultanahmet Parkı civarında ortalığa saçıldığını ve çöpcüler tarafından toplanarak Kumkapı'da denize döküldü.
* Halen Bulgaristan'da Cyril ve Methodius Kütüphanesi'nin Şarkiyat bölümünde bulunan belgelerin mikrofilmleri ve fotokopileri Bulgaristan hükümeti tarafından 1993 yılında iade edildiğinde de konu tartışılmadı. 2000 yılında, aralarında Sultan II. Beyazıt tarafından kurulan Haremeyn Vakfı da olmak üzere çeşitli vakıflara ait Osmanlı evraklarının, SEKA çöplüğünden vatandaşlarca toplandığı gazetelere yansımıştı. Evkaf-ı Hümayun Nezareti'ne ait evrakların muhafazasının İstanbul Vakıflar Bölge Müdürlüğü'nün sorumluluğunda olduğu açıklandı ancak evrakların kimler tarafından SEKA'ya gönderildiğini öğrenemedik, daha doğrusu öğrenmek için çaba göstermedik.
Arşivler hurdacıya
2002'de Zaman gazetesinde yayınlanan bir habere göre, Tünel İşletmesi ile ilgili bir çalışma yapan Prof. Dr. Vahdettin Engin Osmanlıca ve Fransızca pek çok değerli belgenin İETT arşiviyle beraber 1982 yılında SEKA'ya gönderildiğini üzülerek öğrenmişti. Prof. Engin Cumhuriyet tarihi ile ilgili master ve doktora öğrencilerine konu bulmakta zorlandıklarını, çünkü ciddi kaynak sorunu yaşadıklarını da söylemiş. 1998 yılında Dışişleri Bakanlığı'na ait kıymetli evrakların bulunduğu bir çelik kasanın ihale ile Milli Emlak tarafından hurdacılara satıldığını ise hurdacıdan kasayı satın alan market sahibi içindeki evrakların gizli damgalı olduğunu görüp de Genelkurmay Başkanlığı'na haber verdiğinde öğrenmiştik. İlber Ortaylı 2001'de Milliyet'te yayınlanan yazısında Dışişleri Bakanlığı arşivlerinin perişan durumunun Ermeniler tarafından istismar edildiğini yazmıştı. Bunlardan sonra, 2004 Haziran ayında Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi'ndeki lisans bitirme tezlerinin çok yer işgal ettikleri gerekçesiyle SEKA'ya gönderilmesinin ne kadar önemsiz olduğunu kabul etmek gerekir.
Konu ile ilgili video görüntüleri
Osmanlı İmparatorluğuna ait bir vagon dolusu arşiv belgesinin 1931 yılında Bulgaristan'a 'Hurda kağıt' diye satılması olayının üzerinden 76 yıl geçtikten sonra, Maliye Bakanlığı bu belgeleri almak için harekete geçti.
Bulgaristan'a 'Hurda kağıt' diye satılan belgelerin yanında,milyonlarca Osmanlı dönemi belgelere neler olduğunu hatırlayalım:
* Murat Bardakçı,milyonlarca belgenin olduğu Başbakanlık Osmanlı Arşivleri'nde bugün Sultan Vahideddin'le ilgili işe yarar tek bir siyasi belge bulunmuyor dedi.
* I. Dünya Savaşı yıllarında, Rus işgali sırasında el konulmasın diye Samsun'a gönderilen ve işgal sonrası Trabzon'a iade edilen 500 yıllık Trabzon Vilayet Arşivi'nin 1982'de yanlışlıkla denize döküldü.
* İstanbul Defterdarlığı Maliye Arşivi'ne ait yaklaşık 50 ton Osmanlı belgesinin 1931 yılında okkası üç kuruş on paraya Bulgaristan'a satılmasından haberimiz olmadığı doğruydu ama, Sirkeci tren istasyonuna götüren kamyonlardan evrakların Sultanahmet Parkı civarında ortalığa saçıldığını ve çöpcüler tarafından toplanarak Kumkapı'da denize döküldü.
* Halen Bulgaristan'da Cyril ve Methodius Kütüphanesi'nin Şarkiyat bölümünde bulunan belgelerin mikrofilmleri ve fotokopileri Bulgaristan hükümeti tarafından 1993 yılında iade edildiğinde de konu tartışılmadı. 2000 yılında, aralarında Sultan II. Beyazıt tarafından kurulan Haremeyn Vakfı da olmak üzere çeşitli vakıflara ait Osmanlı evraklarının, SEKA çöplüğünden vatandaşlarca toplandığı gazetelere yansımıştı. Evkaf-ı Hümayun Nezareti'ne ait evrakların muhafazasının İstanbul Vakıflar Bölge Müdürlüğü'nün sorumluluğunda olduğu açıklandı ancak evrakların kimler tarafından SEKA'ya gönderildiğini öğrenemedik, daha doğrusu öğrenmek için çaba göstermedik.
Arşivler hurdacıya
2002'de Zaman gazetesinde yayınlanan bir habere göre, Tünel İşletmesi ile ilgili bir çalışma yapan Prof. Dr. Vahdettin Engin Osmanlıca ve Fransızca pek çok değerli belgenin İETT arşiviyle beraber 1982 yılında SEKA'ya gönderildiğini üzülerek öğrenmişti. Prof. Engin Cumhuriyet tarihi ile ilgili master ve doktora öğrencilerine konu bulmakta zorlandıklarını, çünkü ciddi kaynak sorunu yaşadıklarını da söylemiş. 1998 yılında Dışişleri Bakanlığı'na ait kıymetli evrakların bulunduğu bir çelik kasanın ihale ile Milli Emlak tarafından hurdacılara satıldığını ise hurdacıdan kasayı satın alan market sahibi içindeki evrakların gizli damgalı olduğunu görüp de Genelkurmay Başkanlığı'na haber verdiğinde öğrenmiştik. İlber Ortaylı 2001'de Milliyet'te yayınlanan yazısında Dışişleri Bakanlığı arşivlerinin perişan durumunun Ermeniler tarafından istismar edildiğini yazmıştı. Bunlardan sonra, 2004 Haziran ayında Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi'ndeki lisans bitirme tezlerinin çok yer işgal ettikleri gerekçesiyle SEKA'ya gönderilmesinin ne kadar önemsiz olduğunu kabul etmek gerekir.
Konu ile ilgili video görüntüleri
- Önceki Konu
- Sonraki Konu