Büyük Türkçe Sözlük
* Kırmalı ve geniş.
* Deve yavrusu.
* Kırmalı ve potlu.
* Arka tarafında kırmalarıçok, bacakları dar bir tür pantolon.
* Potur giymiş olan.
* Yüz peniden oluşan İngiliz para birimi.
* Tohumları kırmızıbibere benzeyen, 10-50 cm yükseklikte, karabiberle karışırılarak pastırma çemeninde kullanılan bir bitki, çemen otu (Trigonella...
* Ortasında, parmakların sokulduğu çevresi delikli ağırşak.
* Kuzeydoğudan esen soğuk rüzgâr.
* Kuzey yönü.
* Poyrazlamak işi.
* (hava için) Poyraz esmeye başlamak.
* (resim ve fotoğrafta) Duruş.
* Fotoğrafta objektifin açık kaldığı süre.
* Kurum, çalım.
* resim yaptırmak veya fotoğraf çektirmek için durum almak.
* Bir şeyin, bir kimsenin bir yerde bulunuşdurumu, konum.
* Bir kimsenin toplumsal durumu.
* Olgulara, deneylere dayalı olarak bazı nitelikleri belli olan, olumlu, müspet.
* Deney sonuçlarına dayanan bilim(ler), müspet ilim(ler).
* Cam çubuğunun bir kumaşa sürtünmesi sonucu oluşan, artı(+) işaretiyle gösterilen elektrik.
* Film üzerine alınan siyah beyaz görüntülerin, renklerinin aslına uygun olarak oluşmasını sağlamak için kopya yapılan düşük duyarlıkta film...
* Renkli ve siyah beyaz filmlerde doğadaki renklerin asıllarına uygun olarak belirlendiği görüntü.
* Belli imkân ve zamanda konulmuş kurallar birliği.
* Elektrik yükü artı(+) olan kutup.
* Kendisinden önce artı(+) işareti bulunan sıfırdan büyük sayı.