Büyük Türkçe Sözlük
* İbadet.
* Bkz. namaz bezi.
* Üzerinde namaz kılınan seccade.
* Namazın kılınacağı vakit.
* namaz kılmak.
* Eğrelti otu türünden bir bitki.
* Namazını düzenli kılan.
* Açıkta namaz kılmak için hazırlanmış olan ve kıble yönüne doğru dikili bir taşı bulunan yer.
* (Müslüman cenazesi için) cenaze namazı kılınmak.
* din görevlerini gerektiği gibi yerine getirmek.
* Üstünde namaz kılınan kilim, post gibi şeylerden yapılmış seccade.
* Üzerinde namaz kılınan seccade veya başka şey.
* Namazda okunan kısa dualar.
* Namaz kadar süresi olan, süren.
* Aybaşı durumunda olan (kadın).
* Ünlü.
* Mektup.
* herkesin bildiği deyimleri veya sözleri söylemek.
* güvenilmeyecek kimselerden yardım istemek zorunda kalmak (bırakmak).
* Korkak, alçak, mert olmayan.
* Korkakça, mert olmayan bir biçimde.
* Alçaklık, korkaklık.