Büyük Türkçe Sözlük
* Fethetmek işi.
* Bir yeri veya ülkeyi savaşarak almak, ülke açmak.
* Herkesin takdirini, övgüsünü kazanıp kendine hayran bırakmak.
* Bir şehir veya ülkeyi savaşarak alma.
* Bir yerin alındığını müjdelemek için hükümdarların yabancı devlet adamlarına, şehzadelere, valilere vb. ne yazdıkları resmî mektup.
* İlkel toplumlarda doğaüstü bir güç ve etkisi olduğuna inanılan canlı veya cansız nesne, tapınacak, put.
* Tapınırcasına sevilen şey veya kimse...
* Fetişizmi uygulayan (kimse, görüş).
* Fetişizme düşkün (kimse).
* İlkel toplumlarda doğaüstü bir güç ve etkisi olduğuna inanılan canlı veya cansız nesnelere tapınma, tapıncakçılık, putperestlik.
* Karşı cinsin...
* İki peygamber veya padişah arasında peygambersiz veya padişahsız geçen süre.
* İslâm dinine göre Hz. İsa ile Hz. Muhammed arasında geçen süre.
*...
* Fitneli, karıştırıcı.
* Gönül ayartıcı, cilveli.
* Fettan gibi.
* Cilveli, gönül alıcı (kadın).
* Fettanlaşmak işi.
* Fettan bir duruma gelmek.
* Fettan olma durumu.
* Embriyonun gelişimini büyük ölçüde tamamladığı, bütün organ taslaklarının oluştuğu üçüncü aydan doğuma kadarki durumu.
* İslâm hukuku ile ilgili bir sorunun dinî hukuk kurallarına göre çözümünü açıklayan, şeyhülislâm veya müftü tarafından verilebilen belge.
* bir işin yapılabilmesi için yargıda bulunmak.
* gereksiz yere emir verir gibi konuşmak.
* Gereksiz yerde ve haddi olmayan emirler veren.
* Müftünün makamı.
* Şeyhülislâm kapısı.
* Şeyhülislâm fetvası.