Büyük Türkçe Sözlük
* itiraz etmek, reddetmek.
* protesto yollamak.
* Eksik bir organın yerini tutmak, bir organın sakatlığını örtmek amacıyla yapılan yapma organ veya parça.
* Bu amaçla yapılıp kullanılan (organ)...
* Protez yapan kimse.
* Protez yapma işi.
* Gnays yapısında, genellikle Alp dağlarında rastlanan bir granit.
* Bir toplantı, oturum, soruşturma sonunda imzalanan belge.
* Diplomatlar arasında yapılan anlaşma tutanağı.
* Diplomatlıkta, devletler arasındaki...
* Protokol işleriyle uğraşan kimse.
* Kurallara sıkısıkıya bağlı olan kimse.
* resmî törenlere katılma hakkı olan (kimse).
* Atom çekirdeğinde her biri (+1) pozitif elektrik yükü taşıyan tanecik.
* Hidrojen atomunun çekirdeği.
* Yosun sporlarının çimlenmesinden oluşan iplik biçimindeki organ.
* Yapıbakımından çekirdek ve sitoplazmadan oluşan, yan sıvı, saydam ve canlıhücrenin metabolizma olaylarının oluştuğu yer.
* İlk örnek, ilk tip.
* Bir şeyin amacına uygun, istenilen düzeyde olup olmadığını anlamak için yapılan deneme.
* Bir giysiye son biçimini vermeden önce giysiyi giyecek...
* gözden geçirmek.
* oyunu sahnelemek için önceden denemek.
* Kayracılık.
* Bir çekin para olarak karşılığı.
* Bankada karşılığı olmayan (çek).
* Kışkırtma.
* Kışkırtıcı.
* "Kışkırtmak" anlamında gelen provoke etmek şeklinde kullanılır.