Büyük Türkçe Sözlük
* Ciddîlik, ağırbaşlılık.
* Ciddiyeti olmayan, lâubali.
* Ciddiyetsiz olma durumu.
* Bir malın fiyatına sigorta ve navlun ücretinin de katılmış olduğunu gösteren İngilizce bir terimin baş harflerinden oluşturulmuş bir kısaltma.
* Leş.
* İğrenç şey.
* Yahudi.
* (küçük ç ile) Hileci, düzenbaz.
* Türlü şeylerin karmakarışık bir durumda bulunduğu yer.
* Yahudilik.
* (küçük ç ile) Hilekârlık, düzenbazlık.
* hile yapmak, düzenbazlık etmek.
* (nesneler için) Birbirini tamamlayan iki tekten oluşan.
* Bir erkek ve bir dişiden oluşan iki eş.
* Toprağı sürmek için birlikte koşulan iki...
* Çıkış hakeminin, çıkışın yanlış olduğunu koşuculara bildirmek ve yarışı durdurmak için yaptığı iki el tabanca atışı.
* Duyargaları sekiz eklemli, vücut halkalarında ikişer çift ayak bulunan, ıslak ve karanlık yerleri seven çok ayaklılar topluluğu.
* Aralarında boşluk bırakılarak takılmış iki camı bulunan (pencere).
* Kişinin beyninde bir dişi bir de erkek gizil gücün bulunması durumu.
* Çiftçilik yapabilmek için gereken her türlü araç.
* Mal mülk, para edebilecek bütün varlıklar.
* Ayakta güreşirken beklenmeyen bir atılımla karşısındakinin iki ayağını birden kapma.
* Üzerinde yirmi cm'lik bölüntüler bulunan ölçü cetveli.
* Birbirlerinden geçen iki sıra düz dikiş.
* Bir sınıfta iki yıl üst üste okuma.
* İki direkli küçük yelkenli.
* Boruya 180° lik dönüş veren dirsek.