Büyük Türkçe Sözlük
* Flüt çalan kimse.
* Alıcı ile satıcı arasında kararlaştırılan bir fiyatın, malın satıcı tarafından belli bir limanda gemi üzerinde teslimi şartıyla biçilmiş...
* Belirli nesneler veya durumlar karşısında duyulan olağan dışı güçlü korku, yılgı.
* Çoğunlukla imaretlerde yoksullara verilen kepekli undan yapılmış pideye benzer bir tür ekmek.
* Evlere fodla dağıtan kimse.
* Fodla ile geçinen kimse.
* Fodlacı olma durumu.
* Düz ve dik durması için elbisenin bazı yerlerine kumaşla astar arasına konulan sert ve kolalı bez.
* Üstünlük taslayan, kibirlenen.
* Fodul gibi, fodula yaraşır (biçimde).
* Üstünlük taslama durumu, fodulca davranış.
* Etçiller takımının fokgiller familyasından, 1-2 m boyunda, postu değerli, memeli deniz hayvanı, ayıbalığı (Phoca).
* Soğuk denizlerin kıyılarında yaşayan, etçiller takımının yüzgeç ayaklılar alt takımından bir familya.
* Dört tempolu bir dans.
* Fokurdayarak.
* Fokurdama özelliği olan.
* Fokurdamak işi.
* Ses çıkararak kaynamak.
* Fokurdatmak işi.
* Fokurdamasını sağlamak.
* Sıvılar fokurdarken çıkan ses.