Büyük Türkçe Sözlük
* Tavuğun istenilen yere yumurtlaması için o yere konulan yumurta veya yumurtaya benzeyen şey.
* ortada bu konu ile ilgili hiçbir belirti olmadığı hâlde varmış gibi bir kuşkuya düşmek.
* Halk.
* Halk müziği.
* Özellikle II. Dünya Savaşından sonra Amerika'da başlayan halk şarkılarından esinlenen müzik.
* Halk müziği ile uğraşan veya söyleyen sanatçı.
* Halk bilimi.
* Halk bilimci.
* Halk oyunlarını öğreten veya oynayan kimse.
* Folklorcunun işi veya mesleği.
* Halk bilimi ile uğraşmak işi.
* Halk oyunlarını öğretmek veya öğrenmek işi.
* Halk bilimi ile ilgili.
* Bkz. folklorcu.
* Tavukların yumurtlaması için hazırlanmış yer.
* Yiyecekleri korumak ve saklamak için kullanılan, ince şeffaf kâğıt.
* Belirli bir iş için gerektikçe harcanmak üzere ayrılıp işletilen para.
* Sinemada, tiyatroda oyuncuların arkasındaki resim, fotoğraf veya...
* Bir sahne eseri oynanırken çalınan müzik.
* Geminin demir attığı yer.
* Gemiler için demir atma komutu.
* demir atmak.
* İçinde likör, tatlı veya hoş kokulu maddeler bulunan, ağızda kolayca eriyen bir tür şekerleme.
* Sonuna kadar, bir solukta bir dikişte.
* bir solukta, bir dikişte içmek.
* Kadınların, cildi pürüzsüz göstermesi, renk vermesi için yüzlerine sürdükleri yarı sıvı veya boyalı krem, düzgün.