Büyük Türkçe Sözlük
* Börülce.
* Kötü yürekli (kimse).
* Bu sözlerle kanılmadığını, önem verilmediğini anlatmak için kullanılır.
* Geçimi iyi, para sıkıntısı olmayan kimseler için kullanılır.
* Çok acıkmış olmak.
* Vantrilok.
* İşitilemeyecek kadar alçak sesle söylemek.
* Uydurarak söylemek.
* Gebe kalmak.
* Et obur, et yiyen canlı.
* Bir tür kıymalı patlıcan yemeği.
* Matbaacılıkta her sayfayı çift sütun olarak düzenleme.
* Oyun kâğıtlarının küçük, kırmızı, baklava biçimli benekli olan, orya.
* Betondan, dört köşe döşeme taşı.
* Otomobilde, mekanizmayı oluşturan motor, makine, tekerlek ve şasi gibi bölümlerin dışında kalan, görünen dış bölüm.
* Asetilen gazı çıkarmakta kullanılan, karbonla kalsiyum birleşiği madde (CaC2).
* Karpitin su etkisiyle asetilen gazı vermesi ve bu gazın yakılmasıyla ışık elde edilen lâmba.
* Kabakgillerden, sürüngen gövdeli bir bitki (Citrullus vulgaris).
* Bu bitkinin iri ve sulu meyvesi.
* Karpuz biçiminde yuvarlak ve iri şey.
*...
* Şenliklerde kullanılan toparlak kâğıt fener.
* Karpuz satan kimse.
* Karpuz yetiştirme veya alıp satma işi.
* Köpekgillerden, soluk kahverengi, karnıbeyaz tüylü, kısa kulaklı, postundan kürk yapılan bir memeli türü (Vulpes corsac).
* Bir şeyin, bir yerin, bir kimsenin, esas tutulan yüzünün ilerisi.
* Yol, deniz, ırmak vb. nin öbür kıyısı veya yanı.
* Ön, kat, huzur.
* Bulunan...
* Karşı takımın yaptığı bir akını durdurup hemen akına geçme işi, kontratak.