Büyük Türkçe Sözlük
* Pürçeklenmek işi.
* Pürçekli duruma gelmek, püsküllenmek.
* Pürçeği olan.
* Pürçeği olmayan.
* Pürçek.
* Havuç.
* Dikkatli.
* Sebze veya eti ezerek veya süzgeçten geçirerek elde edilen ezme.
* Süpürge otu.
* Hiddetli.
* Pürinden türeyen baz.
* Fosfor oksiklorünün ürik aside etkimesiyle oluşan trikloropürinin indirgenmesinden elde edilen baz.
* Kutsal kitapları yeniden ve değişik bir anlayışla okumaya özen gösteren katı presbiteryen.
* Püriten olma durumu.
* Ahlâkî, siyasî vb. konularda katı taassub.
* Dilbilgisine, günlük kullanışa uymayan kelime ve deyimleri kullanmama veya eskiden kullanılan üslûba dönme isteği.
* Hüzüntülü, üzüntülü.
* Neşeli.
* Yaprak tütünle yapılmış kalın ve uzun sigara.
* Sıhhatli, sağlıklı.
* Telâşlı.