Büyük Türkçe Sözlük
* Alkolleri oksitlendirme veya asitleri indirgeme yolu ile elde edilen uçucu bir sıvı.
* (halk edebiyatında) söylemeye başladı.
* sağladığı yarar, verdiği zararı karşılamamak.
* Aldırmak işi veya biçimi.
* önem vermemek, aldırmamak, ilgi göstermemek, ilgilenmemek, ilgisiz kalmak, umursamamak.
* Aldırmaz, umursamayan.
* Aldırmak işi.
* Almak işini yaptırmak.
* Getirtmek.
* Vücuttan herhangi bir parçayı veya organı sağlık sebebiyle operasyonla çıkartmak.
* Önem vermek, değer...
* Bir şeye önem vermeyen, umursamayan, kayıtsız, lâkayt.
* Aldırmaz olma durumu, tasasızlık, kayıtsızlık, lâkaydî.
* Aldırtmak işi.
* Aldırmak işini başkasına yaptırmak.
* Bir görüntü, bir yaşantı veya bir davranışın daha iyi kavranmasını sağlamak için göz önünde canlandırıp dile getirme.
* Alegori ile ilgili.
* Okuma yitimi.
* Acayip üstü çok acayip, tuhaf, garip, bambaşka.
* Çok acele ederek, çarçabuk, ivedilikle.
* Her zaman görülen, olağan.
* Bayağı, sıradan.
* Alelâde olma durumu.
* Hesaba sayarak.