Büyük Türkçe Sözlük
* İçinden geçen gazın ne kadar olduğunu ölçen araç, hava gazı saati.
* İçine konan gaz yağının yanmasıyla ısınan soba.
* Bileme işinde kullanılan bir tür taş.
* Renksiz veya sarı renkte, ham petrolün 150-250 C° ler arasında eritilmesinden elde edilen akaryakıt.
* Yeri veya herhangi bir gök cismini saran gaz katmanı, atmosfer.
* İslâm dinini korumak veya yaymak amacıyla Müslüman olmayanlara karşı yapılan savaş, kutsal savaş.
* harekete geçirmek veya hızını artırmak için motorlu taşıtın gaz pedalına basmak.
* birini olmadık bir şey veya hayalî bilgilerle coşturmak, ileri sürmek.
* öfkelenmek, kızmak.
* güçlü bir kimsenin hışmına uğramak.
* öfkesini, şiddetini göstermemek veya bastırmak.
* Ceylân.
* Öfke, kızgınlık, hiddet.
* Gazaplandırmak işi.
* Öfkelendirmek, kızdırmak.
* Gazaplanmak işi.
* Öfkelenmek, kızmak.
* Öfkeli, kızgın, hiddetli.
* Cepken altına giyilen kolsuz bir çeşit giysi.
* Divan edebiyatında beş ile on beş beyit arasında değişen, ilk beytinin dizeleri birbiriyle, sonraki beyitlerinin ikinci dizeleri birinci beyitle...