Büyük Türkçe Sözlük
* Bir kimsenin belirli bir işi yapabileceğine ilişkin, bankalarca verilen para güvencesini içeren belge.
* Ticarî kuruluşkarın kullanabilecekleri krediye karşılık olarak bankalarda bulundurdukları müşteri çeki ve senetleri.
* güvence vermek.
* Teminatı olan.
* Teminatı olmayan.
* Kirli, lekeli, pis, bulaşık olmayan, pak.
* Özenle yapılmış, yanlışsız.
* Çok az kullanılmış veya hiç kullanılmamış olan, özürü olmayan.
*...
* Bir otomobilin fabrika çıkışbelgesi.
* Atardamarlarda dolaşan, akciğerlerden oksijen taşıyarak vücudun her yanına giden kan.
* (at vb. için) Soyuna başka soy karışmamış.
* Çok temiz, tertemiz.
* Kesintiden veya masraflardan sonra elde kalan para miktarı.
* Hastalığı olmadığını gösteren rapor.
* Temiz olarak, temiz bir biçimde.
* (bir şeyi) kirletmeden, bozmadan kullanmak
* İçi dışı bir olan, kalbi temiz olan.
* Temiz yürekli olma durumu.
* bir yazının karalamasını temiz olarak yazmak.
* bir suçlamadan kurtarmak, aklandırmak.
* suçsuz olduğu anlaşılmak.
* uzayıp giden bir işi bitirivermek.
* yiyeceği yiyip bitirmek.
* kısa yoldan çözümlemek, çabucak bitirmek.
* Temizlemek işi.
* Yüzeylere yapışmış leke ve kirlerin giderilmesi, çözelti veya asıltı durumuna getirilmesi olayı.