Büyük Türkçe Sözlük
* Radyoaktif maddelerin yaydıkları üç ışından biri.
* Bir dilin seslerini gösteren, belirli bir sıraya göre dizilmiş belli sayıda harflerin bütününe verilen ad.
* Bir dilin harflerini tanıtarak...
* Bir milletin alfabesinde bulunmayan harf, Türk alfabesinde bulunmayan x, w, q harfleri gibi.
* Harflerin alfabedeki belirli düzene göre dizilişi.
* Eşitlik ilkesini sağlamak için uyulan düzen.
* Alfabe sırasına göre dizilmiş.
* Eserleri yazarların soy adlarına veya adlarına göre sıraya sokan katalog.
* Bkz. alfabe sırası.
* Alfa ışınlarının tedavide kullanılmasına verilen ad.
* İçinde bakır, çinko, nikel bulunan ve çatal bıçak takımı yapmakta kullanılan gümüşlü bir alaşım.
* Su yosunu.
* Ağır bir şeyi denizden çıkarmak veya denize indirmek işinde kullanılan büyük vinçli deniz teknesi.
* Bazı gemilerin baş veya kıç tarafından eğik...
* Kazanç, alacak.
* Rüşvet.
* Vergi.
* Haşhaş sütünü toplamakta kullanılan kaşık.
* Bir şeye dikkati yönelterek, o şeyin bilincine varma, idrak.
* Haşhaş kozasını çizmeye yarayan alet.
* Algılamak işi, idrak etme.
* Bir olayı veya bir nesnenin varlığını duyum yolu ile yalın bir biçimde bilinç alanına almak, idrak etmek.
* Algılanmak işi veya durumu.
* Algılamak işine konu olmak, idrak edilmek.
* Algılatmak işi veya durumu.
* Algılamak işini birine yaptırmak, idrak ettirmek.
* Algı yetkisi olan.