Büyük Türkçe Sözlük
* Azaltma, eksiltme.
* azaltmak,eksiltmek.
* Azaltmalar, eksiltmeler.
* Eleştirme, eleştiri.
* Noktalama.
* eleştirmek.
* Eleştirmen, eleştirici.
* Eleştirici.
* Eleştiricilik.
* Eleştirmeli.
* Anüsten su vermek yoluyla kalın bağırsağın içini temizleme.
* Bu iş için kullanılan araç.
* Lavman.
* Mevlevî dervişlerinin giydiği kolsuz, yakasız, yırtmaçlı, beli kırmalı, uzun ve geniş giysi.
* En tiz erkek sesi.
* Sesi böyle olan şarkıcı, sanatçı.
* Düzenleme, düzeltme, yoluna koyma.
* düzeltmek.
* Düzen vermeler, düzenlemeler.
* Bir işyerinde kadro düzenlemeleri.
* Ağacın düşen yapraklarınıtoplayıp dibine gömme.
* ağacın düşen yapraklarının toplandığı alan.
* Uygun görme, yaraştırma.
* uygun bulmak, uygun görmek, münasip görmek.
* Genellikle güneşten korunmak için bir yerin üzerine gerilen bez, naylon vb. den yapılmış örtü.