Büyük Türkçe Sözlük
* Alım satım işi.
* İlişki, münasebet.
* alım satım işini gerçekleştirmek.
* alım satım işi için çarşıya gitmek.
* biriyle ilgisi kalmamak.
* Şiir ve nesirde uyum sağlamak için söz başlarında ve ortalarında aynı ünsüzün veya aynı hecelerin tekrarlanması.
* Ürün daha tarladayken, yetiştiği zaman teslim edilmek üzere, önceden pey verilerek yapılan (satış).
* Dağıtım, dağıtma.
* Vadeli satış.
* En güzel, en iyi, mükemmel.
* Kök boyası, kök kırmızısı.
* Tropikal bölgelerdeki denizlerde bütün yıl süresince düzenli esen birtakım rüzgârlar.
* Oğuz Türklerinin 24 boyundan biri.
* Alkali metallerin hidroksitleriyle amonyum hidroksitin genel adı. Bu maddelerde, asitlerin kırmızıya çevirmiş olduğu bitkisel mavi rengi eski...
* Oksitlenmelerini sodyum, lityum, potasyum, rubidyum, sezyum elementlerinin sağladığı metaller.
* Alkali ile ilgili olan veya içinde alkali bulunan, kalevî, antiasit.
* Bkz. alkalölçer.
* Özellikleri ile alkalileri andıran organik madde.
* Alkalilerin saflık derecesini belirtmeye yarayan cihaz, alkalimetre.
* İstiridye, midye, tarak gibi kabuklu hayvanları avlamak için deniz dibini taramakta kullanılan, ağız kısmı demirden bir ağ.
* Alkol kökü.
* Gök kuşağı.