Büyük Türkçe Sözlük
* Orta Anadolu'da yaşayan dalıcıördek.
* Tepeli uzun kuyruklu, at dışkıları arasında beslenen tarla kuşu.
* Tepeli tavukgillerden, Güney Amerika'da yaşayan, ağaçlara tırmanan bir kuştürü (Opisthocomus hoazin).
* Tavuksular takımının bir familyası.
* Tepeli tarla kuşu.
* Anadolu'da köylü kadınların kullandıkları, altın ve gümüş paralarla, Bazı değerli taşlarla süslü başlık.
* Bir yapının veya bir mobilyanın en...
* birdenbire öfkeye kapılmak, öfkelenmek.
* işleri bozulup büyük zarara uğramak.
* başıyere gelmek üzere, tepetaklak.
* istenmediği hâlde birinin yanına gelip ayrılmak istememek, türlü isteklerle canınısıkmak, rahatsız etmek.
* ansızın yanına gelmek.
* üst katta oturan biri,gürültü yaparak alt kattakini rahatsız etmek.
* derin bir üzüntü duymak.
* genellikle kendinden daha güçsüz kimseleri ezmek,kötü davranmak.
* yanında,başucunda durmak.
* birdenbire çok sinirlenmek.
* Tepesi olmayan.
* Başı aşağıgelecek biçimde, tepesi üstü.
* birinin tolumsal veya ekonomik durumunu bozmak.
* hızlı bir biçimde toplumsal ve ekonomik durumu bozulmak.
* Bkz. tepetakla.