Büyük Türkçe Sözlük
* Bir şeyin beğenildiğini, onaylandığını anlatmak için el çırpma, alkışlama.
* Padişahı alkışlamakla görevli kimse.
* birdenbire güçlü bir biçimde el çırpılmak.
* çok alkışlanmak.
* sürekli ve coşkun alkış başlamak.
* el çırparak veya topluca, yüksek sesle "yaşa", "var ol" gibi sözler ile birini alkışlamak.
* taraftar olmak belli bir görüşten yana olmak.
* çok beğenilmek.
* Alkışlayan (kimse).
* Şakşakçı, dalkavuk, yüze gülücü, yağcı.
* Alkışçı olma durumu.
* Alkışlamak işi.
* Bir şeyin beğenildiğini, onaylandığını anlatmak için el çırpmak.
* Beğenmek, takdir etmek.
* Alkışlanmak işi.
* Alkışlamak işine konu olmak.
* Bira, şarap gibi sıvıların veya pancar, patates nişastasının şekere dönüştürülmesi sonucu ortaya çıkan glikoz çözeltilerin mayalaşmış özlerinin...
* Alkollü içkilere aşırı derecede düşkün olan (kimse).
* Alkollü içkilere hastalık derecesinde düşkün olma durumu.
* Alkolden yapılmış veya içinde alkol bulunan.
* İçkili.
* Sıvılardaki alkol oranını ölçmeye yarayan cihaz.
* Kâinatta var olan her şeyin yaratıcısı, koruyucusu olduğuna ve tek olduğuna inanılan yüce ve üstün varlık, Yaradan, Tanrı, Rab, Mevlâ.
* Allah...
* bir kazanç karşısında durumundan hoşnut olmayı belirtir.