Büyük Türkçe Sözlük
* Kadınla erkek arasında yolsuz ilişkilere aracılık eden kimse, pezevenk, kavat.
* Aşk mektubu.
* Arkadaş, dost mektubu.
* Haberleşmeler, haberleşme dolayısıyla yapılan yazışmalar.
* Haberleşme, yazışma.
* haberleşmek, yazışmak.
* Telgrafçı, haberleşmeyi sağlayan kimse.
* Savaşta haberleşme düzeninin kurulmasını, düşmanın elektronik araçlar kullanmasını engellemeyi veya bunu sınırlandırmayı sağlayan yardımcı sınıf.
* Muhabere sınıfından olan asker.
* Basın ve yayın organlarına haber toplayan, bildiren veya yazan kimse.
* Herhangi bir kuruluşun çalışmasıyla ilgili olarak, merkezle başka bir...
* Muhabir olma durumu.
* Muhabirin görevi.
* Göç, göçme.
* (yaşamakta olduğu ülkeden) Yabancı bir ülkeye uzun veya kısa süreli yerleşmek için gitme.
* yaşadığı ülkeden ayrılmak.
* Saldıran, saldırıcı.
* Futbolda ileri uç oyuncusu.
* Göçmen.
* Üstü ve yanları örtülü, dört tekerlekli, yaysız araba.
* göç etmek.
* göçmen durumuna girmek.
* Göçmenlik.
* Dışbükey, konveks.
* Hadis ile meşgul olan, Hz. Muhammed'in sözlerini bildirmiş olan kimse.