Büyük Türkçe Sözlük
* Tatlı dilli, konuşkan.
* Tanrı'nın verdiği nimetlerden hoşnutluğu anlatır.
* Birden çok tanrının varlığını benimseme.
* Birçok tanrının varlığı düşüncesini benimseyen inanç, politeizm, paganizm.
* Birinin vargısı ötekine öncül olmaya yaramak yoluyla birbirine bağlı bulunmayan birçok tasımdan oluşmuş kanıt.
* Aralarında artı (+) veya eksi (-) işareti bulunan birçok terimden oluşan cebir ile ilgili anlatım.
* (sanayi veya ticaret için) İki veya daha çok ulusla ilgili olan, çeşitli ulusların katıldığı ortaklık.
* ikiden çok yanı olan.
* birçok konuda bilgi ve çalışması olan.
* Yıllarca toprak üstünde ve toprak altında canlılığını sürdürebilen bitki.
* Çiçek açmadan önce birçok yıl yaşayan (bitki).
* Bütün yüzleri birer çokgen olan şekil.
* Savaşlarda giyilen zırh.
* Her şeye aklı eren, zeki, akıllı.
* Çıkarını bilen, kurnaz.
* Çok bilmiş olma durumu.
* kendini çokbilmiş gibi göstermek.
* Çok olarak.
* Aşırı, fazla.
* Çokçuluk öğretisini benimseyen (kimse), plüralist.
* Gerçekçiliğin açıklanmasında birden çok ilkenin temelde bulunduğu kabul eden öğretici, bircilik karşıtı, plüralizim.
* Çukur yer.
* Bataklık, sazlık.
* Taşan bir suyun çekildikten sonra bıraktığı tortu.
* Çökelti, rüsup.
* Yağı alınmış süt veya yoğurdun kaynatılmasıyla elde edilen bir çeşit peynir, kesik, ekşimik.
* Tortu.