Büyük Türkçe Sözlük
* Bankaların güvendikleri müşterilere rehin, ipotek veya kefil istemeksizin verdikleri borç para.
* Bütün gemilerin formalite yönünden kolayca girip çıktıkları liman.
* Hava şartlarından kolayca etkilenen liman.
* Görevinden alınan birine yasaca tanınan, belirli bir süre içinde ödenen aylık.
* Mavinin bir ton açığı.
* Zarfı yapıştırılmamış mektup.
* Yazıldığı kimseye gönderilmeyip basın yoluyla açıklanan mektup.
* Ders konuları radyo ve televizyon gibi araçlarla yayımlanan veya posta ile ilgililere ulaştırılan öğretim yöntemi.
* (o yerde) kendisi her zaman iyi karşılanmak.
* İçerisinde değişken bulunan ve bu değişkenin alacağı değerle doğruluğu veya yanlışlığı kesinleşen önerme.
* Kırda kurulan ordugâh.
* Güncel, siyasî, sosyal ve bilimsel konuların veya sorunların herkesin izleyebileceği bir biçimde açık olarak tartışıldığı toplantı.
* Verenin adını gösteren ve konuşulan sorun üzerindeki düşüncesini belli edecek yolda verilen oy.
* Gümrük kaydı olmayan, her devletin malını serbestçe satabileceği şehir veya ülke.
* Pembenin bir ton açığı.
* Eksik bilgileri sonradan tamamlanmak üzere düzenlenen poliçe.
* Parlâmenter rejim.
* Göreneğe aykırı derecede çıplak veya örtüsüz.
* cinsî konularla ilgili sözler söylemek.
* Sarının bir ton açığı.
* Bir seçim sonunda verilen oyların açık olarak sayılması, aleni tadat.
* Çok açık, çok belirgin.