Büyük Türkçe Sözlük
* Süs bitkisi olarak yetiştirilen, düğme biçiminde çiçek açan otsu bir bitki.
* Kızartılarak yapılan, ortası çukurca, bir tür yumurtalı hamur tatlısı.
* Kadına benzeyen.
* Kadınlar kurnazlıkta erkeklerden üstündürler.
* Yolsuz ilişkiler kadınlar için hoş karşılanmadığı hâlde erkekler bu gibi ilişkilerden övünme payı çıkarırlar.
* Herkesin aynı anda ve yüksek sesle konuşmasıyla çok gürültü edilen yerler için söylenir.
* Kadınlaşmak işi.
* Kadına benzer bir durum almak.
* Kadını olan.
* Kadın erkek karışık olarak.
* Kadın olma durumu.
* Kadının gerekli erdem ve nitelikleri taşıması durumu.
* Bkz. kadınnine.
* Büyük anne.
* Yaşı epey ilerlemiş kadın.
* Kadına özgü ve kadınla ilgili.
* Kadına özgü olan, kadına yaraşır.
* Kadın davranışlı, kadına benzer (erkek).
* Kadınsılaşmak durumu.
* Kadın özelliği kazanmak.
* Kadınsı olma durumu.
* Kadın özelliği kazanmak.
* Kadını bulunmayan.
* Karısı olmayan, eşsiz.
* Bkz. sarıçalı.