Büyük Türkçe Sözlük
* sıkıntılı bir durumdan kurtulan kimsenin söylediği söz.
* hiçbir şeyle ilgilenmez, sorumsuz, kaygısız.
* kapalı bir yerde sürekli kalmak.
* (olumsuz fillerle) Hiçbir zaman, hiçbir biçimde.
* bir kenara çekilip çevresiyle ilgisini kesmek, toplumun yaşayışına karışmamak, dünya işleriyle ilgilenmez olmak.
* bir kenara çekilip toplum yaşamına karışmamak.
* çevresinde olup bitenleri bilmemek.
* çok sevindi.
* Dünyaya ait olan.
* yaşamı süresince yetecek parayı kazanmak.
* Mal, mülk, servet, para.
* pek çok..., hesapsız.
* dünyanın her yanı, her yönü.
* dünyada ne gibi güçlükler olduğunu bildirmek (veya anlamak), insanın başına neler gelebileceğini öğretmek veya öğrenmek.
* çok uzak yerler için söylenir.
* bütün zevklerden yararlanmak, mutlu ve rahat yaşamak.
* yaşadıkça insanın türlü durumlarla, çeşitli olaylarla karşılaşabileceğini anlatır.
* Eski ulusların olağanüstü olarak niteledikleri yapılar (Mısır piramitleri, Semiramis'in asma bahçeleri, Zeus'un heykeli, Artemis tapınağı...
* her şeye karşı ilgisiz duruma gelmek.
* (insan için) doğmak.