Büyük Türkçe Sözlük
* Yer biliminin tortulları inceleyen kolu,sedimantoloji.
* Tortulanmak işi.
* Tortu durumuna gelmek.
* Tortu durumuna gelme.
* Deniz, göl, akarsu veya karalarda katımaddelerin çökelmesi olayı, sedimantasyon.
* Tortu durumuna gelmek.
* Tortulaşma.
* Tortulaşmak.
* Tortusu olan.
* Tortusu olmayan.
* Deve yavrusu.
* Bir kimseye göre çocuğunun çocuğu.
* (çokluk ekiyle kullanıldığında) Aynısoydan gelenler.
* evlât ve torunları olmak.
* sonraki döller, kuşaklar.
* Atom numarası 90, atom ağırlığı yaklaşık 232 olan, 112,6 yoğunluğunda, 1700° C de eriyen, kurşun renginde, havada bozulmaz, atom enerjisi...
* Alın veya boynuzla vuruş.
* Hayvanıtöskürtmek için söylenir.
* alın veya boynuzla vurmak,süsmek.
* Kaplumbağa.
* Töskürmek işi veya durumu.
* (hayvan) Geri geri gitmek.
* (düşmanı) Geri çekilmek.