Büyük Türkçe Sözlük
* Anlam yakınlığıyla bağlanmış cümlelerin oluşturduğu cümle: Sazının üstüne saz yok, sözünün üstüne söz yok. Anası gözyaşı dökmüş, babasıboynuna...
* Birbirini takip etmek.
* Yer veya zaman uygunluğu gözetmeksizin.
* Şıra olmaya elverişli olan meyve.
* Şıra yapmak için ayrılmış üzüm.
* Sıra durumunda veya sıralanmış olan.
* sıra veya sıralar oluşturacak biçimde yan yana, arka arkaya gelmek.
* Şıranın yoğunluğunu ölçmeye yarayan alet.
* uygun zamanıgelmek.
* bir başkasından sonra sıra birinin veya bir şeyin olmak.
* sırasıdüşmek.
* "fırsat düşmüşken, söz bu konudayken" anlamlarında kullanılır.
* adam, insan denecek bir değeri yokken nasılsa öyle sayılmak.
* uygun zamanını, fırsatını bulmak.
* durumun gerektirdiği gibi.
* gerekince, yerinde ve zamanında.
* hastalık veya başka bir sebep dolayısıyla uyku ve meme zamanınışaşırmak.
* Sırasıgelince, sırasına dikkat ederek.
* Sırada olmayan, sırası olmayan, düzensiz.
* Yere, zamana, konuya, yönteme uygun olmayan.
* Yol.
* (İslâmî inanışa göre) Mahşer günü, üstünden geçileceğine inanılan köprü.