Büyük Türkçe Sözlük
* bir şeyi silerek tozdan temizlemek.
* dövmek, hırpalamak.
* Toz kaldırarak.
* Bir şeyi toz durumunda savurmak.
* Tozutmak işi.
* Toz kaldırmak, çevreye toz yaymak.
* (kar için) Toz gibi savurmak.
* Aklınıyitirmek.
* Böbürlenmek yüksekten konuşup söylediği sözü yerine...
* Abanozgillerden 15 m kadar yükselebilen büyük bir ağaç (Diospyros kaki).
* Bu ağacın elma büyüklüğunde, turuncu renkte, ham iken kekre olan...
* Gelenek.
* Geleneksel.
* Ulaşım araçlarının yola çıkması için gerekli işlemleri yapan ve ulaşım yollarını denetleyen resmî kurum veya görevli kişiler.
* Ulaşım...
* Trafik akışı.
* Trafikteki araçların kurallara uygun bir biçimde sıkışıklığa sebebiyet vermeden yürümesi, hareket etmesi
* Trafiği düzenlemek amacıyla gerekli yerlere konulan özel işaretli levhaların tümü.
* Taşıtların ve yayaların kavşaklardan geçişini düzenleyen ışık sistemi.
* Trafiği düzenleme konusunda polislere yardımcı olan ve bu işi fahrî olarak yapan kimse.
* Taşıtların bir dizi hâlinde güvenle seyredebilmeleri için taşıt yolunun işaretle ayrılmış bir bölümü.
* Trafik polisi.
* Transformatör sözünün kısaltılmışı.
* Şehrin elektrik akımını sağlayan transformatör kuruluşu.
* Trajedi.
* Göz kapaklarının altında birtakım kabarcıkların belirmesiyle başlayan, tedavi edilmezse kirpiklerin içeriye kıvrılması, saydam tabakada yaralar...
* Konusunu efsanelerden veya tarihî olaylardan alan, acıklısonuçlarla bağlanan bir tür tiyatro eseri, tragedya, ağlatı.
* Trajedi ile ilgili.
* Çok acıklı, feci.