Büyük Türkçe Sözlük
* Güvenliğin yerinde olduğunu anlatır.
* İkinci başkan.
* Tremolitin bozulmasından oluşan lifli, kırılmadan bükülebilen ve ateşte niteliği değişmeyen bir mineral, taş pamuğu, kaya lifi.
* Asbestin işlenerek yün biçimine sokulmuşu.
* Yemek pişiren kimse, ahçı.
* Yemek pişirip satan kimse.
* Yemek yenilen dükkân, aşevi, lokanta.
* Kemikli et kesmeye yarar küçük balta.
* Birkaç aşçının birlikte çalıştığı yerde bulunanların başı.
* Bir lokanta veya evde yemek pişirmekle görevli kimse.
* Aşçıbaşı olma durumu, aşçıbaşının görevi.
* Aşçı olma durumu veya aşçının görevi.
* Yemek pişirme zanaatı veya bilgisi.
* Hekimlikte ve koku yapımında kullanılan, aselbent ağacının kabukları çizilerek elde edilen bir reçine.
* Bu reçinenin elde edildiği ağaç (Styrax...
* Eşzamanlı olmayan, başlama ve bitme anları başka olan (olaylar), senkron, eşzaman karşıtı, yadın kurun.
* İlâç kullanmadan, yalnız ısı yardımı ile aygıt ve pansuman gereçleri gibi şeyleri mikropsuzlaştırma işi.
* Her türlü mikroptan arınmış.
* Onluklar.
* Aşermek durumu.
* hamilelikte bazı yiyeceklere karşı aşırı düşkünlük göstermek, çok arzulamak veya nefret etmek, tiksinmek.
* Gece bekçisi.
* Osmanlı İmparatorluğunda yeniçeri ocağının kaldırılmasından önceki güvenlik görevlisi.
* Yeniçeri ocağındaki askerî görevinin yanı sıra, başşehrin düzenini korumakla da yükümlü olan 28. ortanın çorbacı basısına verilen ad.
* Asetik asidin tuzu veya esteri, saydam.
* Birleşimine asetat karıştırılmış.