Büyük Türkçe Sözlük
* Gövdenin başla omuz arasında kalan bölgesi.
* Şişe, güğüm gibi kapların veya vida, cıvata gibi araçların dar olan üst bölümü.
* Sorumluluk.
*...
* Gömlek yakasının altından geçirilip süs olarak bağlanan uzun, enlice kumaş parçası, kravat.
* gereği olmayan o işi yapmakla sanki yükseldin anlamında söylenir.
* Yapılması gereken ödev, vecibe.
* Bkz. boynunu bükmek.
* isteyerek veya istemeyerek uymak, katlanmak.
* başını eğmek.
* saygı duyulan bir kimse karşısında, ayakta iken başı öne bükmek.
* kefil olmak.
* buyruk altına girmek.
* Ene dik olarak, boyunca, uzunlamasına, tulânî.
* (bo'yuna) Ara vermeden, durmaksızın.
* fizik yapısının gereğince gelişmemiş olmasını göz önünde bulundurmadan.
* Boyu veya uzunluğu kadar.
* Sürdüğü zaman kadar, süresince.
* yetişkin çocuğu olmak.
* (güreşte) hasmın başını koltuk altına alıp boynuna kol dolamak.
* baskı altına almak.
* Çift süren veya arabaya koşulan hayvanların birlikte yürümelerini sağlamak için boyunlarına geçirilen bir tür ağaç çember.
* Zulüm ve zorbalık...
* başkasının baskısı altında kalmak.
* Bir mahalleden veya köyden başka yere gelin götürülürken, kaynatanın, gelinin ayrıldığı yerin delikanlılarına verdiği bahşiş.
* Kapsam kazandırmak.