Büyük Türkçe Sözlük
* Askerî olmayan.
* Asker sınıfından olmayan (kimse).
* Özel bir biçimde olmayan, üniforma olmayan (giysi).
* Üniforma veya özel giysi giymemiş...
* Bkz. sivil yönetim.
* Özellikle üniformasız güvenlik görevlisi, sivil.
* Barışta doğal afetlere karşı, savaşta sıcak çatışma içinde sivil halkı korumaya yönelik önlemler bütünü.
* Askerî açıdan bağımlı olmayan yönetim biçimi.
* Bir gazısıvı durumuna dönüştürme.
* Sıvıduruma dönüştürmek.
* İçinde irin bulunan küçük deri kabarcığı, en küçük çıban.
* Sivilceleri olan (kimse).
* Sivilleşmek işi veya durumu.
* Sivil duruma gelmek.
* Sivilleştirmek işi veya durumu.
* Sivil duruma getirmek.
* Sivil olma durumu.
* Sıvındırmak işi.
* Bir gazın veya buharın sıcaklık derecesini düşürmek veya basıncını artırmak yoluyla onu sıvı durumuna getirmek.
* Sıvınmak işi.
* Gaz veya buhar durumundan sıvı durumuna geçmek.
* (ticaret yaşamı için) Alabildiğine.
* Sürekli olarak.
* Birbiri ardısıra.
* Yapışıp bulaşan.
* Bir kimsenin yanından ayrılmayarak insanı tedirgin eden (kimse).