Büyük Türkçe Sözlük
* Devlet dairelerinde çalışan memurlara verilen aylığın, yükselmeye temel olan her aşaması.
* Soyu sopu.
* Bir yazının çoğaltılmasına örneklik eden ilk nüsha.
* Kısır olan (kadın veya dişi hayvan).
* Aş yapmak için hazırlanan ve saklanan şeyler.
* Dövüldükten sonra savrularak temizlenen ve kurutulan buğday.
* Sırası gelince kullanılmak için...
* Temel, esas.
* Asmak işi.
* Asılmış, asılı.
* Asmagillerden, dalları çardak üzerine yayılan bitkilere genel olarak verilen ad.
* Belirli bir tür üzüm veren...
* Aşmak işi.
* Ayak ve kemerler üzerine kurulan teraslardan yapılmış bahçe.
* Eşkanatlılardan, asmalara zarar veren, sarımsı renkte bir böcek, filoksera (Phylloxera vestatrix).
* Asma dallarının çevresine tutunmasına yarayan yeşil uzantılar, sülük.
* Kabakgillerden sürüngen veya sarılgan, mevsimlik bir kabak türü (Lageneria vulgaris).
* Bu türün ince uzun, sebze olarak kullanılan ürünü.
* Yapılarda genellikle tabanla birinci kat arasına yapılan, basık tavanlı, altı boş kat.
* Kilitlenecek şeyin üstündeki halkalara geçirilip kapatılacak biçimde yapılmış kilit.
* İki başındaki ayaklardan başka dayanağı olmayan, çoğunlukla uzun ve yüksek köprü.
* Yukarı ucundan bir yere asılarak kullanılan ip merdiven.
* Zeytinyağlı ve etli dolma yapmakta kullanılan körpe asma yaprağı.
* İki çeneklilerden, belli başlı türü asma olan bitki familyası.
* Bir şeyi aşağıya sarkacak biçimde bir yere iliştirip sarkıtmak.
* Üzerine takınmak, kuşanmak.
* Bir kimseyi boğazından ip geçirip sarkıtarak...
* Yüksek, uzak veya geçilmesi güç bir yerin öte yanına geçmek.
* (süre) Geçmek, bitmek, sona ermek.
* (erkek hayvan) Dişisiyle çiftleşmek.
*...