Büyük Türkçe Sözlük
* Ataya yakışır davranış, babalık.
* Atamak işi, tayin.
* Birini bir göreve getirmek, tayin etmek.
* Eskiden Rus Kazakların başbuğuna verilen unvan.
* Bir göreve getirilme, tayin edilme.
* tayin etmek.
* Bir göreve getirilmek, tayin edilmek.
* Hiçbir heyecan veya zihin etkisiyle uyarılmayan ruh dinginliği, acıya olduğu kadar kıvanca karşıda ilgisizlik.
* Kalbin sağ karıncığından akciğerlere, sol karıncığından vücudun diğer bölümlerine kan taşıyan damar, şiryan.
* Bilgisayarlarda basit programlarla düzenlenmiş bir oyun türü.
* Spermayı idrar yoluna salan iki kanal.
* Tutacak.
* Bir elçiliğe bağlı uzman, elçilik uzmanı.
* Ataşe olma durumu veya makamı.
* Ataşenin görev yaptığı yer.
* Uzun deneme ve gözlemlere dayanılarak söylenmiş ve halka mal olmuş söz, darbımesel: Ayağını yorganına göre uzat. Atsan atılmaz, satsan satılmaz vb.
* Atatürkçülük yanlısı olan (kimse), Kemalist.
* Atatürk'ün düşünce ve uygulamalarından kaynaklanan, Türk Devleti'nin bağımsızlık ve bütünlüğünü, millî egemenliği, kişi özgürlüğünü, çağdaş...
* Atacılıkla ilgili.
* Atacılık.
* Su aygırı.