Büyük Türkçe Sözlük
* Çamaşırlık.
* Çamaşır yıkamak için kullanılan yer, çamaşırhane.
* Çamaşır yapımına yarayan.
* Avlanılmış balıkları elde taşımaya yarar çengel askı.
* Yerde ve tel, at, bisiklet vb. üzerinde dengeye dayanan, tehlikeli, heyecan verici gösterileri yapan kimse, akrobat.
* At alıp satan veya...
* Cambazların oyunlarını gösterdikleri yer.
* Cambazın işi veya mesleği, akrobatlık, akrobasi.
* At alıp satma veya yetiştirme işi.
* Kurnazlık, hilecilik.
* (yemek için) Çok sulu, suyu bol.
* Sazangillerden, pullarından yalancı inci yapılan bir ırmak balığı (Leuciscus rutilus).
* Ağaçtan oyularak yapılmış kulplu su kabı, çapçak.
* Köpüklenerek akma.
* Bolca, bol miktarda.
* Cam ticaretini veya cam takmayı meslek edinmiş kimse.
* Evin içini pencereden gözetleyen kimse.
* Ucundaki küçük, dönebilen elmas parçası ile camı çizerek kesmeye yarayan araç.
* Cam ile çerçeve arasındaki aralıkları kapatmakta kullanılan ve kaba üstübeçle bezir yağından yapılan hamur.
* Cam alıp satma veya takma işi.
* Evin içini pencereden gözetleme.
* Göstermelik, satılık şeylerin sergilendiği camlı bölme veya yer, sergen, vitrin.
* Bir yeri, bir veya daha çok bölüme ayıran cam bölme, camlık...
* Camekanı olan (yer).
* Televizyon.
* Camekânı olmayan.
* Kozalaklılardan, iğne gibi ince ve uzun yapraklarını yaz kış dökmeyen, tohumları çıplak olarak kozalak pulları üzerinde bulunan, çam, köknar...
* Yeşile çalar mavi renk.
* Bu renkte olan.