Büyük Türkçe Sözlük
* Bkz. yangın çıkmak.
* bir acıyı onu çekenden başkası tam anlayamaz veya aynı ölçüde üzülemez.
* ateşli silâhlarla mermi atmak.
* Hristiyanlarda 24 Hazirana rastlayan Yahya yortusunun, meydanlarda ateş yakmak, bu ateşin üstünden atlamak ve çevresinde oynamak yolu ile...
* Eski çağlarda düşman gemilerini yakmak için özel bir biçimde yapılmış, içi yakıcı maddelerle dolu gemi.
* çok sıcak.
* zeki, çalışkan ve becerikli.
* kıpkırmızı.
* ateşi yükselmek.
* Savaşta en ilerideki birliklerin ellerindeki silâhlarla ateş açabilecekleri hat.
* Ateşbalığı avlamak için kullanılan ve içinde ateş yakılan kayık.
* Yangın söndürmede kullanılan tulumbayı taşımak için kullanılan büyük ve geniş...
* çok kızgın davranışlarda bulunmak, ateş püskürmek.
* (sonradan) çok çalışkan, hareketli ve becerikli olmak.
* ateşli silâhlarla yapılan atışa son vermek.
* Yanan ateşin rengi.
* küçük de olsa birtakım belirtilerin önemli olaylara işaret olduğunu anlatır.
* hasmın pek önemsenmediğini anlatır.
* Çok pahalı.
* Ateşin bir bölümü.
* Çok canlı, hareketli, becerikli, çalışkan.
* Çok yaramaz (çocuk).
* şiddetli, öfkeli konuşmak.
* çok öfkeli olmak.
* çok kızmak, çok öfkelenmek.
* Ocak, soba gibi yerlerde kullanılan, ateşe dayanıklı tuğla.
* tutuşturmak.