Büyük Türkçe Sözlük
* bir konuda karşısındakini ikna etmek için kullanılan kesin yemin sözü.
* her an öleceğini beklemek, ölüm korkusu ile dolu olmak.
* ölümü kendi üzerine çekecek tehlikeli davranışta bulunmak.
* Olunmak işi veya durumu.
* Olmak fiiline konu olmak.
* Ölünmek işi veya durumu.
* Herhangi biri ölmek.
* hepsi bu kadar.
* çok sıkıntı, acıçekmek veya çok ağır hastalık geçirmek.
* Oldubitti, emrivaki.
* Bkz. oldubittiye getirmek.
* Olabilir.
* Peki.
* Geniş zamanın üçüncü tekil kişisi.
* Onay, tasdik, yapabilme izni.
* yetkili makamdan bir uygulamayı yapabilmek için yazılı izin almak.
* belki, muhtemelen.
* çok kızılacak bir terslik karşısında kalındığında söylenir.
* rastgele, sıradan.
* önemsiz, gereksiz, yersiz.
* Olunca, olmasından hemen sonra.
* Doğru mu, yanlışmı, yerinde mi yersiz mi olduğu düşünülmeden...
* olağan, görülegelen, sıradan, alelâde.
* şaşma anlatır.
* olabileceği düşünülmeyen veya gerçekleşmesi beklenmeyen (şey).
* Olabilme durumu.