Büyük Türkçe Sözlük
* Gerekenler, lâzım olan şeyler.
* Askerî araç gereçlerin tümü.
* Levazımat satan veya alan kimse.
* Öleni gömmek için gerekli malzemeyi satan kimse.
* Levazım sınıfından olan kimse.
* Levazımcının görevi.
* Levende yakışır biçimde, yakışıklı ve gösterişli bir tarzda.
* Osmanlı donanmasında ve kıyılarında görev yapan asker sınıfı.
* Boylu boslu, yakışıklı(kimse).
* Boyca uzun olan.
* Levent olma durumu.
* Levendin görevi.
* Bir yere asılmak için yazılmış yazı, safiha.
* Tablo, resim.
* Tabelâ.
* Levha yapan veya satan kimse.
* Çok ince ve çok küçük levha.
* Levhacının yaptığı iş veya mesleği.
* Levrekgillerden, eti beyaz, üzeri pullu iri bir balık (Labrax labrax).
* Kemikli balıklardan, bir bölümü tatlı sularda yaşayan, yüzgeçleri dikenli bir familya.
* Balda ve birçok meyvede bulunan bir tür şeker, meyve şekeri, früktoz.
* Bir mekanizmanın kumanda kolu.
* Bir şeyi yerinden oynatmak, kaldırmak, harekete geçirmek, gevşetmek vb. için kullanılan, kaldıraca benzer araç.
* Rumen para birimi.
* Zeytingillerden, yaprakları karşılıklı bir ağaççık (Syringa vulgaris).
* Bu ağacın koni durumunda toplanmış, beyaz, eflâtun veya pembe renkte...
* Leylâk renginde olan.
* çok gezenlere takılmak için söylenir.
* çevresinde gereği kadar ilgi görmeyen kimse.