Büyük Türkçe Sözlük
* Herhangi bir yemekten bir kimseye verilen belirli miktar.
* Gevşeyip sarkmış, yıpranmış.
* Sansargillerden, su kıyılarında kazdıkları deliklerde yaşayan, ot ve etle beslenen, pis kokulu, memeli bir hayvan (Meles).
* Porsumuş, pörsümüş.
* Porsukgillerden, yaprakları iğne biçiminde, kışın yapraklarını dökmeyen bir orman ve süs ağacı(Taxus baccata).
* Açık tohumlulardan, örneği porsuk ağacı olan bir familya.
* Pörsük olma durumu.
* Porsumak işi veya durumu.
* Pörsümek.
* Pörsümek işi.
* Gevşeyip sarkmak.
* Turunçgillerden, Akdeniz ülkelerinde yetişen bir ağaç (Citrus aurantium).
* Bu ağacın kırmızıya çalan sarı, toparlak veya söbe, kabuğu güzel...
* Portakal yetiştirilen yer.
* Portakalın kabuğunun rengi.
* Bu renkte olan.
* Portakal sıkılarak elde edilen su.
* Portakal bahçesi.
* Kolay taşınabilen, katlanarak taşınabilir duruma getirilebilen, seyyar.
* Sökülüp başka yerde kurulma imkânıbulunan.
* Otomobil, bisiklet gibi taşıtlarda eşya konacak yer, yük yeri, bagaj.
* Bebekleri kucakta, elde ve sırtta taşımak için kullanılan çanta.
* Bir işin genişlik, önem derecesi, etki alanı.
* Bir işiçin gereken para tutarı.
* Notaların, üzerinde veya arasında yazıldığı beş paralel çizgi...
* Hint-Avrupa dillerinden, Portekiz'de, Brezilya'da ve Portekiz uygarlığını benimsemiş ülkelerde kullanılan dil.