Büyük Türkçe Sözlük
* Sabır göstererek, sabırlı davranarak.
* Sabır gösteren, katlanan, sabreden.
* Sabır göstermeyen, sabrı olmayan.
* Sabırsızlanmak işi veya biçimi.
* Sabırsızlanmak işi.
* Sabırlı davranmamak, sabırsızlık göstermek.
* Sabır göstermeme, sabırlı davranmama durumu, sabırsız olma durumu.
* sabır göstermeyerek
* Yerinden oynamayan, yer değiştirmeyen, durağan.
* Gerçekliği tespit edilmiş, kanıtlanmış olan.
* Değişmeyen, hep aynı kalan, önceden ayarlanmış.
* Saplantı.
* Kopya kalemi.
* bir şeyin varlığı, gerçekliği kesin olarak belli olmak.
* durağan durumda bulunmak.
* Bir formülde geçen ve önceden belirlenmiş bulunan değişmez nicelik.
* Durağan yıldız.
* Süreklilik gösteren.
* Sözüne sadık, sözünü tutan ve yerine getiren.
* Sabitleşmek işi.
* Sabit duruma gelmek.
* Sabitleştirmek işi.
* Sabit duruma getirmek.
* Sabit olma durumu.
* Üzerindeki harf ve şekillerin çevre çizgileri kalem ucu girecek biçimde oyuk olan, bu çizgilerden kalemle istenilen biçim elde edilen, metal...