Büyük Türkçe Sözlük
* korkudan veya utançtan yüzünün rengi değişmek, sıkılmak.
* Atom numarası 75, atom ağırlığı 186,2, yoğunluğu 21 olan, parlak beyaz renkte ve 3150 C° de eriyen bir element. Kısaltması Re.
* Suyun buz tutması 0° C, kaynaması 80° C esas alınıp ikisi arasıseksen eşit parçaya bölünerek elde edilen sıcakölçer.
* Yeniden düzenlenme, yeniden düzen verme.
* Elektrik akımının şiddetini azaltıp çoğaltmaya yarayan araç, dimmer.
* Bir tiyatro kurulunun oynamak için seçip hazırlamış olduğu oyunların listesi.
* Bir oyuncunun ezberlediği ve oynadığı rollerin listesi.
* Bir...
* Oyuncunun sözü karşısındakine bırakırken söyleyeceği son söz.
* Oyunda, karşısındakinin sözüne gerekli karşılığı verme.
* oyuncunun karşısındakinden kendi yapacağı espriye hazırlık mahiyetinde bir söz veya cümle almak.
* Bankalar arası işlemlerde bir gecelik faiz uygulaması.
* Faiz.
* Repo uygulayan veya repoya para yatıran (kimse).
* Repocu olma durumu.
* Aynısını yapma, tıpkısını meydana getirme.
* Kendi başına, kendiliğinden.
* Bağımsız olarak, kimseye bağlı olmaksızın.
* Kabul, kabul etme.
* Resmî ziyafet, kabul töreni.
* Bir kuruluşta müşteri ile ilgili büro ve büroda çalışan kimselerin hepsi.
* Almaç.
* Çekinik.
* Durgunluk.
* Su düzeyindeki sıra kayalar.
* Varlıkların, doğadaki görünüşlerinin kalem, fırça gibi araçlarla kâğıt, bez vb. üzerinde yapılan biçimleri.
* Bunu yapmak için gerekli...
* bir şeyin resmini yapmak.
* resim çekmek.
* vergi ödetmek.