Büyük Türkçe Sözlük
* Şahlanmasına sebep olmak.
* Şahlanmak işi veya biçimi.
* Şahlanmak işi.
* (at) Ön ayaklarınıyerden keserek arka ayaklarıüstünde durmak, şaha kalkmak.
* Taşkınlık göstermek, coşmak, kükremek.
* Parlamak, ışıldamak.
* Salep.
* Şah olma durumu.
* Afgan ve İran hükümdarlığı.
* (bir kimsenin) Saltanat dönemi.
* Başı insan, gövdesi yılan biçiminde olduğuna inanılan efsanevî yaratık.
* Vurucu ağırlığın, mekanik olarak yükselmesi ve düşmesi sonucu dövme işlemi yapan makine.
* Bir yapının temel kazıklarınıçakmakta kullanılan bir...
* Şahmerdan kullanan kimse.
* Avlu.
* Cami ve medreselerde umumun toplanmasına mahsus üstü kubbeli, örtülü yer.
* Anadolu ve İran'da devlet kurmuşhalklarda devlet görevlilerine verilen ad.
* İzleyicilerin kolayca görebilmeleri için genellikle yerden belli bir ölçüde yüksek yapılan, oyun, müzik gibi her tür gösteri yapmaya uygun yer...
* şarkı söylemek ve gösteri yapmak amacıyla gerekli düzenlemeleri yapmak.
* sırası gelip sahneye çıkmak.
* bir yerde bir olay geçmek.
* Sahnelemek işi.
* (oyun) Sahneye koymak.
* Sahnelenmek işi.
* (oyun) Sahneye konulmak.
* Bir durum, bir olay ortaya çıkmak, görünür olmak.
* Sahnelemek işi veya biçimi.
* (tiyatro, müzik vb. sanatçılar için) sanatını izleyici önünde uygulamak, göstermek.
* kullanılmak, görünmek, ortaya çıkmak.