Büyük Türkçe Sözlük
* Babailik mezhebinden olan kimse.
* XIII. yüzyılda Baba İshak'ın kurduğu mezhep.
* Ayaksız olduğu için yılan sanılan, solucanla beslenen bir tür kertenkele (Anguis fragilis).
* Babalanmak işi.
* Babaları tutmak, öfkelenmek.
* Diklenmek, kabadayıca davranmak.
* bizden, bizim kuşaktan öncekiler.
* Babası olan.
* Zaman zaman sinir nöbeti geçiren.
* Baba olma durumu.
* Üvey baba.
* Kayın baba, kayın peder.
* Yaşlı veya küçümsenen adamlara seslenme olarak kullanılır.
* baba gibi davranmak.
* babasının parası ile geçinenlere sitem olarak kullanılır.
* teklifsiz bir seslenme sözü.
* tekrarlanan iki emir kipi arasına getirilerek işin sürekliliğini anlatmaya yarar.
* gücüm ancak bu kadarını yapmaya yeter.
* yapılan bir iş, bir davranış karşısında "Allah senden razı olsun." anlamında kullanılan bir söz.
* gibi deyimlerde "çok öfkelenmek, öfkesi her hâliyle belli olmak" anlamında geçer.
* her yönü ile tamamen babaya benzemek.
* hakkında iyilik düşünmemek.
* bir malı veya kuruluşu yalnızca kendi çıkarlarına araç yapmak.
* hiçbir çıkar gözetmeksizin.
* her yönüyle babasına benzeyen erkek çocuk.
* Babası ölmüş çocuk, yetim.