Büyük Türkçe Sözlük
* Radar kullanan veya radarın bakım ve onarımıyla görevli kimse.
* Radarcının görevi.
* Derece, kerte.
* (zaman için) Sıralarında, sularında.
* Yaprakları salata olarak yenen baharlı, çok yıllık bir bitki (Taraxacum officinale).
* Köklü, kesin, kökten.
* Köktenci.
* Köktencilik.
* Radikalleşmek durumu.
* Köktenci olmak.
* Kesin durum almak.
* Atom numarası 86, atom ağırlığı 222 olan, radyum tuzunun su ile işlenmesinden, hidrojen ve oksijenle karışım durumunda elde edilen, boru...
* Bir dairede yarıçap uzunluğundaki yay parçasını gören merkez açıya eşit açı ölçme birimi.
* Işın veya ısıyayan.
* Işınım.
* Bir akaryakıtın yanmasından veya sıcak bir akışkandan aldığı ısıyı dışarı ileten dilimli borulardan oluşan ısıtma aracı.
* Bağlı bulunduğu...
* Radyatör yapan, satan, onaran veya döşeyen usta.
* Elektrik dalgalarının özelliğinden yararlanarak seslerin iletilmesi sistemi.
* Elektrik dalgalarıyla düzenli olarak yayın yapan istasyon ve bu...
* Işın etkinlik, radyoaktivite.
* Radyo yayımı yapılan yapı.
* Radyo aracılığı ile yayımlanan haber, yorum ve ropörtajların tümü.
* Radyo vericilerinin bulunduğu merkez.
* Radyoda alınan veya bulunan her bir yayın.
* Radyo haber ve röportajlarını hazırlayan gazeteci.