Büyük Türkçe Sözlük
* Tuhaf olma durumu, yabansılık, garabet.
* Tuhaf davranış.
* güldürecek şeyler yapmak.
* Bitmiş, tükenmiş.
* Çok azalmış olarak.
* Tükenmek işi veya biçimi.
* Tükenmek işi.
* Bitmek, sona ermek, artık kalmamak.
* Güçsüzleşmek, bitkinleşmek, yılgınlaşmak.
* Verimliliğini yitirmek, söyleyecek sözü kalmamak.
* Tükenmeyen, bitmeyen.
* Sonsuz.
* Bir kapta ekşitilen ve alındıkça su eklenerek çoğaltılan üzüm veya üzüm, elma, armut karışımı bir tür içecek...
* Ucunda küçük bir bilyasıbulunan ve içi özel bir mürekkeple dolu ince bir borucuktan oluşan bir kalem türü, tükenmez.
* Tükenmez olma durumu.
* Gücünü yitirmiş olma, çaba göstermeme durumu.
* Mal ve hizmetlerden yararlanan, satın alıp kullanan, tüketen kimse, yoğaltıcı, müstehlik, üretici karşıtı.
* Bitiren, mahveden.
* Harcanmak üzere tüketim mahalline sevkedilen gazıölçmekte kullanılan cihaz.
* Tüketmek işi.
* Üretilen veya yapılan şeylerin kullanılıp harcanması, yoğaltım, istihlâk, üretim karşıtı.
* Tüketmek işi.
* Kullanarak, harcayarak yok etmek, bitirmek, yoğaltmak.
* Güçsüzleştirmek, bezdirmek.
* Yürüyerek aşmak, bitirmek.
* verdiği sözden benliğini küçülterek geri dönmek.
* Tükürmek işi.
* Tükürüğü ağız içinden dışarıya atmak.
* Ağzındakini dudakları arasına getirip dışarı vermek.
* Ağız yoluyla dışarıçıkarmak.
* Küfür,öfke ve...
* imrenip ağzı sulanmak.
* Tükürük bezlerinin ağza akan salgısı.