Büyük Türkçe Sözlük
* Açık denizlerde yaşayan, mekik biçiminde uzun gövdeli, örnek hayvanı uskumru olan bir balık familyası.
* Örnek hayvanı kırlangıç balığı ve zargana olan, kemikli balıklar takımının kefaller alt takımına giren bir familya.
* Karabuğdaygillerden, yaprakları yürek biçiminde, koku dıştan sincabî ve içten sarı renkte olan bir ravent türü (Rheum rhaponticum).
* Pervane.
* Topraktan veya madenden yapılmış çorba tası, çukur çanak.
* Uskuru olan.
* Cıvata ve somunlardaki yiv.
* Bkz. Usa vurma.
* Bkz. Usa vurmak.
* Uslanmak durumu.
* Yadırganan, ayıplanan davranışlardan vazgeçmek, davranışlarına düzen vermek.
* Herhangi bir olaydan ders almak, aklı başına gelmek.
* Üslenmek işi.
* Bir yeri kendine üs seçerek orada yerleşmek.
* Toplumu, çevresini rahatsız etmeyen, edepli, müeddep, yaramaz karşıtı.
* (hayvan için) Uysal.
* Akıllı, zeki.
* Olgun, ağırlığı ve değeri olan kimse.
* yaramazlık etmemek.
* Uslu bir biçimde, uslu olarak.
* Uslu olma durumu.
* Oluş, deyişveya yapış biçimi, tarz.
* Bir sanatçıya, bir çağa veya bir ülkeye özgü teknik, renk, biçimlendirme ve söyleyiş özelliği, biçem.
*...
* Üslûbu beğenilen (yazar).