Büyük Türkçe Sözlük
* Fıkra yazarlığı.
* Fıkra.
* Bir yere fotoğraf yapıştırmaya yarayan, üçgen biçiminde arkası zamklı küçük kâğıt.
* Birleşen iki kereste vb. ni tutturmaya yarayan, dik açı...
* ilgisizlikten gözden uzakta bulunmak.
* Bir çokgende ardışık olmayan veya bir çok yüzlüde aynı düzlem üzerinde bulunmayan iki köşe arasına çekilen çizgi, kutur, diyagonal.
* Ateş karıştırmaya yarayan odun veya demir.
* Ucu yanık odun, eğsi.
* Deve yavrusu.
* Köşeklemek işi.
* Deve yavrulamak.
* Ayakkabı tabanı, bavul, çanta yapımında kullanılan, büyükbaş hayvanların işlenmiş derisi.
* Köseleden yapılmış olan.
* (aslında yumuşak olan şeyler için) çok sert, çiğnenmesi güç, koparılamaz.
* Utanmaz, sıkılmaz.
* Mermerleri parlatmakta kullanılan kefeki taşı.
* Kunduracıların üstünde kösele dövdükleri taş.
* Avadanlıkların ağızlarındaki pürüzleri...
* Köşelemek işi.
* Köşeye çapraz gelecek biçimde.
* Köşeye gelecek biçimde koymak.
* Köşesi veya köşeleri olan.
* İçinde bulunan bir anlatımda, ayrıca parantez içine alınması gereken bir açıklama için kullanılan köşeleri kırık, düz ayraç.
* Köşeli ayraç.
* Köse olma durumu.
* İki duvarın kesiştiği yere aralarındaki açıyı doldurmak için uygulanan ahşap veya kâgir işçiliği.
* Kapı veya pencere aralığının köşesini...