Büyük Türkçe Sözlük
* Bir halatıbir yere bir kez dolaştırma veya babalara yöntemince sarma.
* Zincirin demire veya iki zincirin birbirine dolaşması.
* Geminin rüzgâra...
* bir aşağı bir yukarı dolaşmak.
* gemi zikzak yapmak.
* bir aşağı bir yukarı dolaşmak.
* (elektrikte) Gerilim.
* Bir elektrotta, açığa çıkan madde miktarına göre devreden geçen elektrik miktarını ölçmeye yarayan alet.
* Dalgalı gerilimde, 1 voltluk bir gerilim altında 1 amperlik bir akımın ürettiği güç birimi.
* kaçmak, savuşmak, çekilmek, gitmek.
* Bir elektrik devresindeki gizil güç farkını volt cinsinden ölçmeye yarayan alet.
* Keselilerden, Avustralya'da yaşayan, ağır gövdeli, kısa bacaklı hayvan (Phascolomys ursinus).
* Kolyos uskumru, sardalye gibi balıkların ufağı.
* Tahıl tanelerinin damıtılmasıyla elde edilen alkollü içki.
* Alay ederek sataşmak için söylenir.
* Osmanlıların Eflâk ve Buğdan beylerine verdikleri unvan.
* kendini bey sanmak.
* Voyvoda egemenliği.
* Voyvodanın egemenliği altındaki ülke.
* ortaya çıkmak, oluşmak, meydana gelmek, olmak.
* meydana getirilmek, oluşturulmak.
* meydana getirmek, var etmek.
* öldürmek.
*İnsan veya hayvan gövdesi, beden.
* Var olma, varlık.