Büyük Türkçe Sözlük
* Huysuz atları yola getirmek için dudaklarına takılan tahta kıskaç
* Oldukça yavaş, usulca
* Yavaş yavaş
* Çok yavaş, usulcacık
* abartarak konuşanlar için kullanılır
* Yavaşlamak işi
* Yavaş gitmeye başlamak, hızını azaltmak, yavaş olmak
* Yavaşlatılmak işi
* Yavaşlatmak işi yapılmak
* Yavaşlatmak işi yapılmış
* (film için) Hızlı hareketlerin ayrıntılarını gözlemeye yarayan sinema düzeni
* Yavaşlatmak işi
* Yavaşlamasını sağlamak, yavaşlamasına yol açmak, hızını kesmek
* Yavaş olma durumu
* ılımlı davranmak.
* işi gereken sürede yapmamak
* Saçma, saçma sapan söz
* Yardımcı .
* Devlet ve hükûmet başkanlarıyla komutanların yanında bulunan ve onların buyruklarını yazmakla,gereğinde yerine ulaştırmakla görevli...
* (şans, talih için) uygun gitmek
* Yaver olma durumu.
* Yaverin görevi veya makamı
* Yeni doğmuş hayvan veya insan..
* Çocuk, evlât.
* Bir şeyin küçüğü.
* Güzel, alımlı genç kız